ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, 7 Ağustos 2003 yılında The Washington Post gazetesinde Büyük Ortadoğu Projesinin amaç ve hedefleri ile ilgili kaleme aldığı köşe yazısında;
-Fas’tan Basra Körfezine kadar Ortadoğu'da 22 ülkenin sınırlarının ve rejimlerinin değiştirileceğini,
-Kendisine rakip olabilecek muhtemel bir gücün oluşmasının engelleneceğini,
-Askeri gücü ve teknolojik imkânı ile Ortadoğu Bölgesi’nin kontrol edileceğini,
-Ortadoğu bölgesinde bulunan petrol ve doğalgaz kaynakları üzerinde denetimin sağlanacağını,
-İsrail’in emniyetinin sağlanacağını açık ve net olarak belirtmektedir.
Proje ifşa olunca CIA’nın basına sızmış kalemleri Büyük Ortadoğu Projesini, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde demokratikleşme, ekonomik kalkınma ve istikrarı hedeflediği masalları ile süsleyerek algı operasyonlarına başlamışlardı.
Halbuki, kanlı terör eylemleriyle sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda büyük yıkımlara yol açacak ayrılıkçı bölücü PKK terör örgütü, 27 Kasım 1978 tarihinde, Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Fis köyünde kurulmasıyla BOP’un fitili ateşlenmişti bile…
Ayrıca 12 Eylül 1980 bölücü ve irticacı darbe ile de ilk sınavını ülkemizde vermişti. Darbeciler, projenin öngördüğü gibi, eyalet sistemini gündeme getirerek, üniter yapımızı tartışmaya açmakla yetinmediler. Cumhuriyetimizin temel değerlerinde yaptıkları tahribatlar ile de cemaat ve tarikatların cirit attığı ülkeye dönüştürdüler.
Projenin hayata geçirildiği Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde yaşanan katliamlar ve kitlesel göçler birer insanlık dramı olarak tarihe geçmeye devam etmektedir.
Kerkük ve Musul gibi petrol kaynakları bu proje ile bizim olacak hayalleri, “Komşuda pişer, bize de düşer” sözünün aksine, komşularımızda yaşanan krizler Türkiye’yi doğrudan olumsuz yönde etkilemiştir. Göç dalgaları ekonomik ve güvenlik sorunlarımız haline gelmiştir.

10 yaşından itibaren bölücü başının himayesinde büyümüş olan SDG terör örgütünün sözde lideri Mazlum Abdi, bugün ABD'nin Ankara büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, ile sabah akşam birlikte Suriye’nin geleceğini şekillendirmektedirler. Hiç çekinmeden Türkiye’nin bir bölümünü Suriye topraklarında gösteren harita önünde poz verebiliyorlar.
Hatırlayalım, bu resimden günler öncesi Tom Barrack ne demişti? “Güçlü ulus devletler İsrail için tehdittir.’’
Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Türk Ulus’unun kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti dışında başka bir ulus devletinin olmadığı bölgemizde, Tom Barrack bu sözü ile kimi hedef almaktadır?

