Kapaklı Gazetesi - Kapaklı Müftüsü İsa Aktaş, kabir ziyaretlerinde yapılması ve yapılmaması gerekenlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

İlçe müftülüğünde bir toplantı gerçekleştiren Kapaklı Müftüsü İsa Aktaş, kabir ziyaretlerinde vatandaşların yaptığı yanlışlara dikkat çekti. Aktaş, ‘’Yani değil ölüden medet ummak, ölünün bağışlanması için dua etmemiz lazım. İnsanlar oraya gidip ölüden medet umuyor, oraya giden kişilerin meftanın ruhu için dua etmesi lazım.’’ dedi.

‘’ÖLÜMÜN HATIRLANMASI İÇİN ÖNEMLİ’’

Kabir ziyaretlerinin İslam dininde sevap olduğunu belirten Aktaş, ‘’Kabir ziyaretleri erkek ve kadın Müslümanlar için menduptur. Resülullah (s.a.v.) ‘Kabirleri ziyaret ediniz, çünkü kabirleri ziyaret size ahireti hatırlatır’ buyurmuştur. Bu bakımdan mezarlıkların ziyaret edilmesi, bu vesileyle ölümün hatırlanması ve orada yatanlardan ibret alınması dinimizin tavsiye ettiği hususlardandır. Ancak kabir ve türbe ziyaretlerinde İslam’ın özüne ve tevhit anlayışına ters düşen, itikadi bakımdan da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir. Bilhassa türbelerde yatan kişileri beşer üstü varlıklar olarak görmek, ilahi kudretlerinin olduğuna inanmak, bir kısım ihtiyaç ve dilekleri onlara arz etmek, kendilerinden medet ummak, onlardan yardım dilemek tevhit dini olan İslam ile bağdaştırılamaz. ‘’ ifadelerini kullandı.

‘’BEZ BAĞLAMAK VE MUM YAKMAK DİNİMİZ İLE BAĞDAŞMAZ’’

Mezarlıkları ziyaret eden vatandaşların uyması gereken kuralları hatırlatan Aktaş, ‘’Kabir ziyaretlerinde bulunan kişi, ahireti hatırlamalı, dünyanın geçici olduğunu ve bir gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir. Kabirleri ziyaret eden kimse, kıbleye veya ölülerin yüzüne karşı dönerek ‘es-Selamu aleyküm ya ehlel kabür, Ve inna inşaallahu biküm te-tahiküm (Ey kabir halkı! Allah’ın selamı üzerinize olsun. İnşaallah biz de size bir gün kavuşacağız) diyerek selamlar. Kabir ziyaretinde bulunan, sevabını ölülere bağışlamak üzere Kur’an-ı Kerim okur. Onlar ve kendisi için duada bulunur. Kabrin başında yüksek sesle ağlayıp gürültü yapmak, kabrin demirlik ve taşlarını öpmek, onlara sarılıp ağlamak, bez bağlamak, mum yakmak kabir ziyareti ile bağdaşmaz. Aynı şekilde kabir ziyaretinde kabirler çiğnenmez, üzerine oturulmaz, yatılmaz, kabirlere karşı namaz kılınmaz ve ölülere adakta bulunulmaz. Ayrıca cenazenin yedinci, kırkıncı, elli ikinci gecesi ve ya yıl dönümü gibi belli gün ve gecelere tahsis edilerek icra edilen hatim ve mevlit merasimleri de dinimizde mevcut değildir.’’ Şeklinde konuştu.

‘’PARAYLA OKUNAN KUR’AN’IN SEVABI YOKTUR’’

Kabir ziyaretlerinin hangi günler olması gerektiğine dair de bilgilendirmelerde bulunan Müftü Aktaş, ‘’Kabirlerin Cuma Cumartesi günleri ile arife ve bayram günleri ziyaret edilmesi iyidir. Peygamber efendimiz bu günlerde kabirleri ziyaret ettiğini bizlere bildiriyor. Ayrıca ziyaretlerimizde Yasin suresi, Mülk suresi, İhlas suresi, Bakara suresinin ilk 5 ayeti, Felak ve Nas sureleri ile Fatiha suresi okunabilir. Sevapları da cenazeye ve diğer müminlerin ruhuna bağışlanır, ayrıca ölünün bağışlanması için de dua edilir. Kabir ziyaretinde Kur’an-ı Kerim okunması sevaptır. Ancak bu işlem para ile yaptırılırsa hiçbir sevabı olmadığı gibi ibadet olma niteliğini de kaybeder. Bu tamamen Allah rızası için yapılmalı. ‘’ dedi.

‘’İSTEKLERİMİZİ YALNIZCA ALLAH’A İLETMELİYİZ’’

Son olarak duaların yalnızca Allah’a yapılacağını hatırlatan Aktaş, ‘’Yani değil ölüden medet ummak, ölünün bağışlanması için dua etmemiz lazım. İnsanlar oraya gidip ölüden medet umuyor, oraya giden kişilerin meftanın ruhu için dua etmesi lazım. Bunların aslı astarı yok. Hatta mezarlıkta yatan bir meftadan bir şey istemek şirke girer. Diğer insanları bıraktık bizzat Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den bile bir şey istememeliyiz. Biz, isteklerimizi yalnızca dua ile Allah’ü Teala’ya iletmeliyiz. Yalvarılacak yer Allah’ın huzurudur. İslam inancı bunu belirtiyor.’’ Diyerek açıklamasını noktaladı.