Avşar, yaptığı videolu paylaşımda DİSK/Genel-İş Sendikası Araştırma Dairesi (emar) tarafından hazırlanan Ekim 2025 Türkiye’de Gelir Eşitsizliği ve Yoksulluk Raporunu referans alarak milletin içinde bulunduğu açlık, yoksulluk ve borç sarmalını verilerle anlattı.

İktidarın ekonomik politikalarını eleştiren Avşar, iktidarın, siyasi önceliklerle belirlediği yanlış ekonomik politikaların sonucu zengin daha zengin yoksul daha yoksul olduğu ve toplumda ekonomik krizin yanında sosyal ve toplumsal krizleri de yarattığını belirtti.

Konuya DİSK/Genel-İş Sendikası Araştırma Dairesi (emar) tarafından hazırlanan 2025 Ekim Türkiye’de Gelir Eşitsizliği ve Yoksulluk Rapor’dan örnekler vererek sözlerine devam etti.

Avşar, rapor göre; Türkiye’de her 10 kişiden 2’si yoksul, yoksulluk sınırı son 10 yılda 12 kat arttığını, bir işte çalıştığı halde yoksul olanların oranının yüzde 11 civarında olduğunu ifade etti.

Ücret verileri ile açlık ve yoksulluk sınırlarını karşılaştıran Avşar, asgari ücretin, açlık sınırının yaklaşık 5 bin 800 TL, en düşük emekli aylığının ise açlık sınırının 10 bin TL altına düştüğünü ve memurlar ile diğer çalışanların yaklaşık yüzde 80’inin yoksulluk sınırı altında kaldığını belirtti.

Çapkan adaylığını açıkladı: Bu göreve talibim
Çapkan adaylığını açıkladı: Bu göreve talibim
İçeriği Görüntüle

Yoksulluğun en çok çocuk ve kadınları etkilediğini belirten Avşar, “Her 10 çocuktan 4’ü yoksulluk ve sosyal dışlanma riski altında Kadınların yoksulluk veya sosyal dışlanma riski %31,5, bununda her 3 kadından 1’ine denk gelmektedir” dedi.

Bu ekonomik tablonun aslında hanehalkı tüketim harcamalarını doğrudan etkilediğini belirten Avşar, hanehalkı başına aylık ortalama tüketim harcamasını son bir yılda iki katı arttığını ve her 10 kişiden 6’sının borçlu olduğunu ifade etti.