Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tekirdağ’da Düzenlenen Toplu Açılış Törenine Katıldı.

762 Trilyonluk yatırımların açılış töreninde Tekirdağ Valiliği önünde toplanan vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 Nisan referandumu öncesi önemli açıklamalarda bulunurken, “Cumhurbaşkanlığı sistemi bir şahsın veya bir partinin değil, 80 milyonluk Türk Milleti’nin projesidir. Diyorlar ki ‘Tek Adam’ Ne Tek Adamı, Ne alakası var.  Ben kimim? Ben bir faniyim, 16 Nisan’a çıkacağımın bir garantisi var mı? Geçin bu işi biz sistem diyoruz. İnsanlar fanidir, sistem bakidir. Bir rejim değişikliği safsatası çıkardılar. Böyle bir şey yok, ilk önce ben karşılarında dururum. Biz sistem değişikliği yapıyoruz. 200 yıldır sorunumuz buydu. Şimdi bunu hallediyoruz İnşallah.” Diye konuştu.

“TUZAKLARIN HEPSİ BOŞA ÇIKACAK”

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tekirdağ’da en son 2015 Mayıs ayında gelmiş, yine bu meydanda Tekirdağlı kardeşlerimle hasret gidermiş, aynı zamanda toplam yatırım bedeli 226 Milyon TL olan 42 ayrı eserin açılışını yapmıştık. Maşallah Tekirdağ yerinde durmuyor.  Her gün yeni eserler, yeni projelerle büyümeye devam ediyor. Trakya bölgesinin adeta çekim merkezi, öncü şehri ve bu yolda da devam ediyor. Yapacağımız daha çok şeyler var. Tekirdağ sadece ekonomi, ticaret ve tarımda değil, aynı zamanda terörle mücadelede de destan yazıyor. Tekirdağ’ın kahraman evlatları DEAŞ’ın katil sürülerine, PKK’lı vahşilere dağları, ovaları, şehirleri dar ediyor dar. Aynı şekilde Tekirdağ 15 Temmuz ihaneti karşısında dik bir duruş sergiledi. Safını darbecilerden yana değil, Milli iradeden, bağımsızlıktan yana olduğunu tüm dünyaya haykırdı. O gece 80 milyonun yazdığı demokrasi destanında Tekirdağlı yiğitlerinde kanı, canı, emeği vardır. Sizlerle, milletimle iftihar ediyorum. Sizler, göğsünüzü siper ettiniz. Size F16’lar, tanklar, toplar, helikopterler sökmedi. Çünkü sizler bir şeye inanıyordunuz. Şehadete inanlar için ölüm bir hiçtir. Bu milletin istikbali için gözünü kırpmadan şehadete koşan tüm Tekirdağlı şehitleri ve tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Gazilerimize Allah’tan şifa, yakınlarına sabırlar diliyorum. Tekirdağ yanımızda oldukça hiç kimse bizi yolumuzdan çeviremeyecektir. Trakya’nın yiğitleri desteklerini, dualarını bizlerden esirgemedikçe bu ülkeye kurulan tuzakların hepsi boşa çıkacaktır.”

“762 TRİLYONLUK YATIRIM”

Tekirdağ’a bu seferde elimiz boş gelmedik diyen Erdoğan, “ Bugün burada toplam yatırım değeri 762 Trilyon lira olan 36 eserin toplu açılışını yapıyoruz. Eğitimden sağlığa birçok eserin açılışını resmen yapıyoruz. Özellikle sağlıkta Çerkezköy, Malkara ve Saray Devlet Hastaneleri’nin, Adalette Çorlu Adliyesi’nin resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Gençlik Spor Bakanlığımız Gençlik Merkezi Projesi’nin, Kültür Turizm Bakanlığımız Muratlı Kültür Merkezi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İçme Suyu ve Kanalizasyon Projelerini, Vergi Dairesi Binası, Sahil Güvenlik Destek Tesisleri, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Atık su arıtma tesisleri, kollektör hatları, içme suyu isale hatları, taşkın koruma projelerini bitirdik. Ulaştırma Bakanlığımız 100 Trilyonluk yatırımla İpsala Hudut Kapısı Malkara yolunun kaplamasını yaptı. Bütün bu yatırımlarla beraber yapacağımız çok şeyler var. Bütün bu eserler Tekirdağlı kardeşlerime hayırlı olsun. Tabi bunların arasında en önemli adım Tekirdağ Şehir Hastanesi, Bunu yapacak olan firma belli oldu. İnşaatı başlayıp Tekirdağ biran önce dev şehir hastanesine kavuşmuş olacak. Ziya Paşa’nın güzel bir sözü var ‘Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde’ mesele bu iş iş laf değil. Biz iş ürettik, birileri de laf üretti. Biz bu anlayışla 15 yıldır ülkemize hizmet ediyoruz. Taş üstüne taş koymaya devam edeceğiz. İstanbul-Tekirdağ arasının nereye geldiğini siz çok iyi bilirsiniz. Şimdi yeni bir adım atıyoruz. 18 Mart Çanakkale Köprüsü’nün temelini atıyoruz. Artık buradan giderken, gemilerle falan gitmeyeceksin bineceksin arabana köprüden geçeceksin. Bugüne kadar bunların aklına geldi mi? Hani parlamenter demokrasi sisteminiz vardı, yürümedi, yürümez. Aynı şeyi bize de yapmak istediler. Önümüz gen sorularla, güven oylamalarıyla kesmek istediler. Eğer biz dik durmasaydık bize bunları yaptırmazlardı.

“18 YAŞINDA PARLAMENTOYA GİRECEK”

Şimdi ‘Hayır’ diyenlere soracaksınız. Gençlerimiz için Hayır diyorlar. Kandile 14-15 yaşlarındaki gençlerimizi bunlar götürdü. Onlara silahlı eğitimleri kandil dağlarında onlar verdi. Bunları şehirlere indirip öğrettikleri el yapımı bombalarla şehirlerde ölüm kustular. Şimdi talimat veriyorlar dağlarda ‘Oyumuz Hayır’ Kardeşlerim unutmayın kişi sevdikleriyle beraber haşr olunacaktır. Eğer Hayır diyenlerle beraber hareket ediyorsan yolun açık olsun. Ama biz diyoruz ki 18 yaşındaki genç parlamentoya girecek.

Senin ecdadın Fatih 21 yaşında gemileri karadan yürüttü. Bir çağı kapattı, bir çağı açtı. Öyleyse derslerine iyi çalışacaksın, sosyal ve siyasi hayatta daha dinamik olacaksın ve buyur sana parlamento, buyur sana devlet görevi.

“TEKİRDAĞ’IN SANDIKLARI PATLATMASI LAZIM”

Şu kalan 41 günde hiç gevşeme yok, çok koşacağız. Tekirdağ’ın sandıkları patlatması lazım, Türkiye büyüsün evlatlarımız çok daha modern bir ülkede yaşasın diye bu gayretleri gösteriyoruz.

Ülke yönetimi devraldığımızda IMF kapılarında sürünüyorduk. 23,5 Milyar dolar borcumuz vardı. Şimdi sıfır, onlar bizden borç istiyorlar. Nereden nereye geldik. Merkez Bankası’nın döviz rezervi 27,5 Milyar dolardı. Şimdi neredeyse 120 Milyar Dolara geldi. Artık güçlenen bir Türkiye var. Lider olma yolunda ilerleyen bir Türkiye var. Öyleyse biz 16 Nisan'ı çok daha farklı bir neticeyle geleceğe sıçrama yaparak yürümemiz lazım. Önümüzdeki engelleri aşacağız.

“GENSORUYU MİLLET VERECEK”

Ne diyorlar ‘TBMM’nin yetkileri alınıyor’ Yalan; TBMM’nin yetkileri aynen kendisinde alınan var; Artık öyle eskisi gibi akşam yat sabah kalk al san bir gensoru yok.  Gensoruyu millet verecek. Sen Milletvekili olarak milletin vekilisin. Asıl gensorunun sahibi kim? Millet. Şimdi diyoruz ki, ey millet al bu yetkiyi sen kullan. Vatandaş 5 yılda bir sandığa gidecek. Hükümetten memnunsa devam, değilse geri çekecek. Şimdi asıl sahibine havale ediyoruz, yapılan iş bu. Parlamento denetleme görevini yine sürdürecek.

Bu ülkede 16 ayda bir hükümet kuruldu. Hükümetler geldi, hükümetler gitti. 16 ayda bir hükümetlerin kurulduğu bir ülkede istikrar, güven olur mu? İşte şimdi hem istikrar hem güven için 5 yılda bir seçimlerin yapılmasına evet mi? Ne diyorlar ‘Tek adam istediği gibi seçime götürecek’ yine yalan; Cumhurbaşkanı eğer seçime gitme gereğini duyuyorsa aynı zamanda hem parlamento hem Cumhurbaşkanı seçime gidecek. Aynı anda her ikisi de olacak. Ama bunu söylemiyorlar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.

“ATTIĞIMIZ ADIMLAR ÜLKEYE ÇAĞ ATLATIYOR”

2002 sonunda göreve geldik. Türkiye’de 26 tane havaalanı vardı, şimdi 55 havaalanı var. 76 tane Üniversite vardı, şimdi 181, üniversitesi olmayan il kalmadı. 79 senede 6100 kilometre bölünmüş yapılmıştı. Biz buna 18 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Hala da devam ediyoruz. Tekirdağ’ı zaten söylemeye gerek yok Tekirdağ’ın yolları, Demiryolları belli. Şimdi hızlı trenler nasıl? 18 Mart Çanakkale Köprüsü ile Tekirdağ bir başka olacak. Niye? Avrupa’yı Tekirdağ üzerinden Asya’ya bağlıyoruz. Bu attığımız adımlar adeta ülkeye çağ atlatıyor.

Savunma sanayinde %80 dışa bağımlılıktan kurtulduk. Artık kendi silahlarımızı, insansız hava araçlarımızı yapar hale geldik. Şuanda Güney Doğu’da, Kandil’de, Tendürek’de kendi insansız hava araçlarımızla teröristleri vuruyoruz. Eskiden terörle mücadelede belli odaklardan icazet almadan adımlar atamıyorduk. Böyle bir ülke vardı. Ama bugün Cudi'den Cerablus'a, Gabar'dan El-Bab'a kadar gereken her yerde operasyon yapan bir Türkiye var. İzin mizin almak diye bir şey yok. Artık dostuna güven veren, terör örgütlerine korku salan bir Türkiye var.

“ŞEHİTLERİMİZİN KANINI YERDE BIRAKMADIK”

Son 1,5 yılda 3 bini aşkın DEAŞ'lı, 10 bin de PKK teröristini etkisiz hale getirdik. FETÖ terör örgütünün kamudaki militanlarını tek tek belirleyip hukuka teslim ettik, devam ediyoruz. Şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bırakmayacağız. İnşallah terörün kökünü kurutana kadar da bu mücadelemizi sürdüreceğiz, hiç endişe etmeyin.

“LÜTFEN 18 MADDELİK METNİ OKUYUN”

Şimdi birileri diyor ki ‘Ne istediniz de yapamadınız?’ Bunlar balık hafızalı oldukları için bütün hizmetleri engellemeye çalıştılar. Ayağımızın altına karpuz kabukları koyan kendileri değilmiş gibi üste çıkmaya çalıştılar. Yapılan yollara, hastanelere, köprülere mani olmak için mahkeme mahkeme dolaşanlar, Meclisi gensorularla, araştırma ve soruşturma önergeleri ile kilitlemek isteyenler bunlar değil miydi? Milletin kürsüsünü işgal edenler, Kendini kürsünün mikrofonuna bağlayanlar bunlar değil mi? Orada bakıyorsun biri milletvekilinin ayağını ısırıyor diğeri bir kadın milletvekilinin saçlarına yapışıyor.

Buradan 80 milyon vatandaşıma sesleniyorum.  Lütfen ‘Evet’ diyenleri de ‘Hayır’ diyenleri de dinlemeden önce açın şu 18 maddelik metni okuyun. Sonra başkalarına kulak verin. İşte o zaman kimin doğru kimin yanlış söylediğini çok açık bir şekilde göreceksiniz. Biz eğer 18 yıldır bunların ağzına baksaydık inanın hiçbir iş yapamazdık. Bizim hedeflerimiz var. Bizim Yunus gibi yaradılanı severiz yaradandan ötürü anlayışımız var. Biz Türk, Kürt, Gürcü, Laz, Çerkez, Boşnak, Roman vesaire ayırt etmedik. Yaradılanı yaradandan ötüşü sevdik. Bizim farkımız bu. Biz böyle yürüdük. Biz barış dediğimiz zaman asla kavgayı bilmedik. Bize muhabbetten Muhammed oldu hasıl, Muhammedsiz muhabbet ne hasıl diyerek sevgiyi, sevgililer sevgilisi Hz. Muhammed'den aldığımız dersle işlemeye çalıştık.

“BEN KİMİM? BEN BİR FANİYİM”

Onlar langır langır konuşurken biz milletimizle birlikte harıl harıl çalıştık, çalışıyoruz. 15 Temmuz gecesi büyük bir destan yazan bu kahraman millet için her şey helal olsun. Şimdi vitesleri yükseltmenin zamanı. Yürüyüşümüzü hızlandırmamız lazım, daha hızlı yürüyeceğiz. Çünkü bölgemizde ve dünya çapında büyük bir değişim var. Şayet bu değişim sürecini kaçırırsak milletimize en az bir yarım asır kaybettiririz. Böyle bir vebalin altına giremeyiz. Bunun için 16 Nisan’da kurulacak sandık çok önemlidir. 16 Nisan halk oylamasında büyük ve güçlü, Lider Türkiye’ye giden yolu genişletiyor, kolaylaştırıyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi bir şahsın veya bir partinin değil, 80 milyonluk Türk Milleti’nin projesidir. Diyorlar ki ‘Tek Adam’ Ne Tek Adamı, Ne alakası var.  Ben kimim? Ben bir faniyim, 16 Nisan’a çıkacağımın bir garantisi var mı? Geçin bu işi biz sistem diyoruz. İnsanlar fanidir, sistem bakidir. Bir rejim değişikliği safsatası çıkardılar. Böyle bir şey yok, ilk önce ben karşılarında dururum. Biz sistem değişikliği yapıyoruz. 200 yıldır sorunumuz buydu. Şimdi bunu hallediyoruz İnşallah.

“BU DEĞİŞİKLİĞİ KEŞKE DAHA ÖNCE YAPSAYDIK”

Kimse bunu Tayyip Erdoğan’ın sorunu gibi anlatmasın. Tayyip Erdoğan bu ülkede her zaman bir fani olarak milletimize nasıl hizmet ederiz hep bunun derdinde oldu. Bu sistem 16 Nisan'la değişirse, ki ben buna inanıyorum, şu meydan da bunun şahididir. Orada bir tişört görüyorum. Bir anne diyor ki; kızım için evet, torunum için evet. Hepimiz için evet. Birileri kendi aralarında fısıldaşarak şimdi bu değişikliğe ne gerek vardı diyorlar. Biz de diyoruz ki keşke bu değişikliği 2007'de yapsaydık.  27 Nisan bildirisi yayınlanmadan, 367 yaşanmadan keşke yapsaydık. Neler çektirdiler bunlar bize. Meclis'i boykot etmek suretiyle hatta tehdit ettiler, kendi milletvekillerini göndermediler. Korktular gider de iktidara rey verir diye.  Keşke bu değişikliği 2002 krizinden önce hatta daha da ileri giderek keşke bu değişikliği 1990'lı yıllarda gerçekleştirseydik. Keşke rahmetli Menderes ve arkadaşlarının hazin sonuyla neticelenen 1960 darbesi gerçekleşmeden böyle bir sisteme geçseydik. İşte o zaman bugün yaşadığımız tartışmaların hiç birine gerek kalmayacaktı. Dolayısıyla burada sorulması gerek soru niçin şimdi? Sorusu değil, Niçin bu kadar geciktik? Sorusu olmalıdır. Şayet bu gecikmede bizim de bir payımız varsa bize işte bunun hesabı sorulmalıdır.

“BUNCA SORUNU NEDEN YAŞADIK?”

Anayasa değişikliği ile getirilen siteme karşı çıkanların argumanlarına bakıyorum akıllara zarar bir sürü laf ortada, peki buna karşı teklifleri ne? Mevcut sistem devam etsin, hiçbir şeye dokunulmasın. Mevcut sistem tüm dertlere deva idiyse bunca sorunu, çatışmayı biz neden yaşadık? 35 yıldır bu ülkede niçin terör var? Maddi, manevi bunca bedeli niçin ödedik? Benzer şartlarda yola çıktığımız Ülkeler önümüze geçmişken, biz hala aynı sistemde ısrar ederek onlara nasıl yetişeceğiz? 14 yıldır, iktidardayız. Biz, birey fert olarak dürüst çalıştık. Bizden önce siz vardınız, bu sistem vardı. Niçin başarılı olamadınız? Biz geldik, 1’e 3, 1’e 5 kazandırdık. Sistemden değil, o bizim şahsımızdan kaynaklandı.

Bu ülkede Anayasa fırlatıldı mı? Fırlatan da üzerine fırlatılan da aynı zihniyetteydi. Bir anayasa fırlatılıyor ertesi gün yüzde 40 kurda oynama. Ülkede yapılabilecek en büyük darbe oydu. Türkiye bunu yaşadı mı? İşte biz bunun yaşanmasını istemiyoruz. 16 Nisan bu anlayışın ortadan kalkması içindir.

“YÖNETİM REFORMU GEREKİYOR”

Bizim tek gayemiz; Geçtiğimiz son 15 yılda yaşadıklarımız, Daha da önemlisi 94 yıllık Cumhuriyet ve 200 yıla yaklaşan parlamenter sistem uygulamalarında elde ettiğimiz tecrübeler ortada. Onun için bir yönetim reformu gerekiyor. Bakınız bu ülke en olmaz denilen bir dönemde 15 Temmuz’da bir darbe girişine maruz kaldı. “

“TEKİRDAĞ DEVLETE BAĞLILIĞINI İSPAT ETTİ”

Programda konuşan Tekirdağ Büyükşehir Başkanı Kadir Albayrak, “Cumhurbaşkanımızı Tekirdağ’da ağırlamanın verdiği mutluluk ve gururla sizleri Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı olarak saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Göreve gelişimizin 1060. Gününde bize emanet etmiş olduğunuz Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini elimizden geldiğince yerine getirip, çalışmaya devam ediyoruz. 15 Temmuz hain darbe girişimden Tekirdağ demokrasiye, devlete ve Cumhurbaşkanımıza bağlılığını ispat etmiştir. Bunun gururu içerisindeyiz.” Diye konuştu.

“2023 HEDEFİNE EMİN ADIMLARLA YÜRÜMEKTEYİZ”

Başkan Albayrak’ın ardından söz alan Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan ise konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde ülkemizin büyük bir dönüşüm yaşadığını kaydederken, “Bu dönüşüm ve gelişme ilimizde de aynen devam etmektedir. Yapılan yatırımlarla Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılına kadar gerçekleşmesi için koymuş olduğunuz 2023 hedeflerine emin adımlarla yürümekteyiz. Milletimizi, milli irademizi, devletimizin bekasını hedef alan 15 Temmuz kalkışmasında tüm Türkiye’de olduğu gibi Tekirdağımızda Tek vatan, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Devlet anlayışıyla milli iraden yana tavır koymuş, vatanın bölünmez bütünlüğünden yana sarsılmaz bir irade ortaya koymuştur.” Dedi.

“AZ KONUŞACAĞIZ, ÇOK ÇALIŞACAĞIZ”

Törende konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “Az konuşacağız çok çalışacağız. Taş üstüne taş koyacağız, laf üstüne laf değil. Elhamdülillah bugün yine çok büyük eserleri kazandırdığımız önemli bir açılış için buradayız. Ancak bugün çok daha önemli bir şey için Türkiye'nin geleceği ve bekası için hayati bir önem taşıyan aynı zamanda Türkiye ve bölgenin kaderini çok ama çok önemli bir şekilde etkileyecek olan 16 Nisan referandumu noktasında da sizlerle buluşmuş durumdayız. 15 senedir Cumhurbaşkanımız önderliğinde ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine taşımak için çok çalışıyoruz. Şimdi 15 Temmuz’da ülkemizi bölmeye yıkmaya çalışan tüm bu terör yapılarına karşı ne diyeceğiz? Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, tek devlet için ne diyeceğiz? “ diye sordu.

Konuşmaların ardından 762 Trilyonluk toplu yatırımların açılış kurdelesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Protokol üyeleri tarafından kesildi. Tören sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindekiler tören alanında bulunan gençlere satranç takımı hediye ettiler.