Gazete manşetlerinde Cumhurbaşkanımıza diktatör diye hitap eden küstah NAZİ medyası, AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’ün Osmanen Germania (Almanyalı Osmanlılar) adlı bir sivil toplum kuruluşuna maddi destek sağladığını iddia etmiş ve bu iddiayı da skandala dönüştürme gayretiyle Sayın Külünk sanki teröre destek veriyormuş gibi lanse etmeye çalışmıştı.

Gündemde yeni bir sataşma, yeni bir seviyesizlik var. Artı Gerçek’in haberine göre, Almanyalı Osmanlılar’la alakalı bir dosya hazırlayan Der Spiegel, Erdoğan'ın Berlin'deki protestolara müdahale ettiğini ileri sürdü.

Dergi, Almanya parlamentosunda ‘Ermeni soykırımı’ tasarısının görüşüldüğü esnada Berlin'de bulunan Ak Parti Milletvekili Metin Külünk ile Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon konuşmasını yayınladı. Derginin haberinde şu ifadelere yer veriliyor:

''Tarih 1 Haziran 2016.

Saat 23:30 suları.

Hessen Emniyet Müdürlüğü bir telefon dinliyor.

Telefonda Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan var.

Görüştüğü kişi Berlin'de bulunan AKP Milletvekili Metin Külünk.

O tarihte Almanya Parlamentosu'nda Ermeni soykırımı yasa tasarısı görüşülüyor.

Külünk 'Nasılsınız sevgili Cumhurbaşkanım' diye sesleniyor.

Ardından Berlin'deki yasa tasarıyla ilgili protesto eylemlerine değiniyor ve 'emirlerinizi bekliyorum' diyor.

Erdoğan, Külünk'e tekrar iletişime geçeceğini söylüyor ardından 'İyi geceler' diliyor.''

Dergi, telefon görüşmesini Hessen Eyaleti'ndeki Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan dinlemeye dayandırırken, Darmstadt Savcılığının da Külünk'ün MİT ile bağlantısını araştırdığı belirtiliyor.

Osmanen Germania, Almanya’daki Türkiye sevdalısı gençlerin teşkilatlandığı bir sivil platformudur. Bu teşkilat, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nden ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden aldıkları hakla hareket etmekte ve hiçbir kanun dışılığa çanak tutmamaktadır. Varsa birkaç ferdi cürüm, o da tüm teşkilatı bağlamaz. Bu bir.

Osmanian Germania derken Osmanlı İmparatorluğu’na atıf yapıldığı için ve Almanlar da yüzyıllardır Osmanlıların büyüklüğü altında ezildiği için doğal bir alerji ile karşı karşıyayız. Almanlar, her baharda Avrupa’nın içlerine doludizgin sefer düzenleyen Akıncıları ve her akında tatlı can telaşına düşüp ağaçlarda maymun gibi, mağaralarda ayı gibi, deliklerde fare gibi saklandıkları o muhteşem yüzyılları unutamamışa benziyor. Ezcümle meselenin aslı vaktiyle Almanlar’ın Osmanlılardan yediği şamarlardır. Bu iki.

Metin Külünk ile Cumhurbaşkanımız arasında geçtiği iddia olunan konuşmaya gelelim. Sayın Külünk telefonda “nasılsınız Cumhurbaşkanım, bir emriniz var mı” mealinde cümleler sarfediyor. Ne var bunda? Bu kelimelerden, bu cümlelerden yola çıkarak birini hukuk dışılıkla itham edip güya şiddete destek vermekle yaftalamak ancak ve ancak klasik Alman dumkofluğunda rastlanabilecek bir zeka geriliğidir. Bu üç.

Bir ülkenin, hele ki müttefiklik anlaşması akdedilmiş bir ülkenin Cumhurbaşkanının ve milletvekillerinin telefonunu dinlemek de neyin nesidir? Hangi hasta zihniyet böyle bir hukuksuz eylemi meşru ve normal kabul ederek bu pervasız hukuksuzluk üzerinden bir ülkeye çamur atmaya kalkışabilir? Elbette sadece Almanya! Almanlar bir defa özel hayatın mahremiyetini fütursuzca ihlal etmenin hesabını vermelidir. Bu dört.

Sayın Metin KÜLÜNK’ün iddia edildiği üzere birtakım oluşumlara maddi destek sağladığı kanıtlanmış mıdır? Elbette hayır! Sayın Cumhurbaşkanımızın Almanya’daki herhangi bir şiddet eylemini provoke ettiği ya da desteklediği kanıtlanmış mıdır? Elbette hayır! Ucuz politika peşinde koşan Almanlar, daha iddia sahibinin iddiasını ispatla mükellef olduğundan habersizler. Hukuki aymazlıklara, fırsatçı politikalara göz yumacak değiliz. Bu beş.

Alman medyası görüldüğü üzere tüm Ak Partilileri terörist ya da terör destekçisi veyahut en yumuşak tabirle faşist addediyor. 15 Temmuz ertesinde Almanya’da çıkan gazeteler “Ak Partili faşistlerle kemalist askerler çarpıştı” türünden abuk subuk manşetler atıp akla ziyan yorumlar yapıyordu. Madem öyle, bize göre de bütün Almanlar teröristtir. Almanlar bir defa terörist olmasa FETÖ firarilerine, PKK bayrağı sallayan teröristlere, DHKP-C’lilere ve vatan haini ajan Can Dündar gibi bilimum Türkiye düşmanlarına kucak açmazlardı; Türkiye ne zaman teröristlere operasyon yapsa kuyruklarına basılmış kedi gibi bağırtıyı koparmazlardı. Lamı cimi yok, Almanya terörist bir devlettir. Bu altı.

Soykırımcı Nazilerin torunu Almanlar, Türkiye’de dikta rejimi olduğunu ve yeni Türkiye’nin sözde çağdaş Batı’ya sırtını döndüğünü iddia ediyor. Dikkatinizi çekti mi, Almanlar bizdeki basiretsiz muhalefetin ağzıyla konuşuyor. Sanırsınız ki Almanya’yı PKK yönetiyor! Sanırsınız ki Almanya’yı FETÖ yönetiyor! İşin özü şu ki Almanya’yı terör sevdalısı Almanlar yönetiyor ve şu basit gerçeği göremeyecek kadar körler: Türkiye’de Devlet ile millet bütünleşmiştir. Yeni Türkiye, artık dostunu ve düşmanını özgür iradesiyle ayırabilmektedir. Maskeler düşmüş ve ABD, Almanya, Fransa, Belçika, İsveç, Avusturya gibi ülkelerin ne denli azılı Türkiye düşmanı olduğu ortaya çıkmıştır. Dosta dost gibi, düşmana da düşman gibi davranmak, aklın ve mantığın gereğidir. Bu yedi.

Türkiye’ye ikide bir hukuk, insan hakları ve demokrasi dersi vermeye yeltenen terörist Almanya, Türkler’in kurduğu yasal Allianz Deutscher Demokraten Partisi’nin seçimlere girmesini engelliyor, Partinin sosyal medya hesaplarını kapatıyor, banka hesaplarına el koyuyor. Hangi hakla? Almanya’da Türkler diri diri yakılıyor, altından Alman İstihbarat Servisi BND çıkınca mahkemelerin soruşturma yapması engelleniyor. Hangi hakla? Kim ne derse desin, Almanya’da hak hukuk bahane, Nazizm şahane! Bu sekiz.

Almanya’da milyonlarca Türk var. Almanya Türkleri öyle ya da böyle haklarını sonuna kadar savunacak ve söke söke alacak. Terörist Almanya’nın soykırımcı Nazi ruhuyla Türkleri baskı altında tutması kabullenilemez. Yıllardır acımasız bir asimilasyon politikasına maruz bırakılan Türkler, esaret zincirlerini kırmaya, öz benliklerine kavuşmaya başlamıştır. Çünkü artık arkalarında büyük Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü iradesini hissetmektedirler. Terörist Almanya, terör organizasyonlarına her türlü desteği verip de Türkler’in kurduğu yasal partilere, derneklere terörist muamelesi yaparsa, karşısında elbette Türkiye’yi bulacak ve Türkiye’nin elinin armut toplamadığını görecektir. Bu dokuz.

Almanya’daki Türkler’in hakları güvence altına alınmalıdır. Fetullahçı Terör Örgütüyle Sivil Mücadele Platformu’nun resmi uzantısı niteliğindeki ve Başkanı olduğum Toplumsal Adalet ve Yardımlaşma Derneği’nin (TAY-DER) Basın ve Hukuk Sorumlusu İbrahim ÇETİN’in 1999’da kurduğu Almanya Türk-İslam Cumhuriyeti Projesi, ilk defa Alman bayrağının ortasına ay-yıldız koyup Almanya Türkleri’nin gönlünde bağımsızlık fikrini ateşlemiştir. Bugün Almanya’nın birçok yerinde ay-yıldızlı Türk-Alman bayrakları arz-ı endam etmektedir.  Gurbetçilere otonomi sağlanması ve ileride bağımsızlık oylaması yapılması için süreç başlamıştır. Süreç, hiçbir Alman askerinden, hiçbir Alman polisinden bahusus hiçbir Nazi’den korkmayarak adım adım ilerlemektedir ve ilerleyecektir. BND ise Osmanen Germania gibi masum organizasyonlarla, Metin KÜLÜNK gibi tertemiz siyasilerle uğraşıp dursun. Bütün karalama, iftira, çamur atma kampanyaları boşuna! Su akar, yatağını bulur. Bu da on!

Dünyanın en sevimsiz milleti olan, hah huh ıh mıh gibi Tarzanvari bir dil konuşan dumkof Almanlara kucak dolusu selamlar. Tatilinizi Türkiye’de geçirmeyi unutmayın sakın.

Muhammed GÖMÜK

TAY-DER Başkanı

02/04/2018