24 Haziran'da yapılacak olan seçimler öncesi Kapaklı'da bulunan STK'ları ziyaret eden Ak Parti Tekirdağ Milletvekili Adayı Mustafa Şentop,  FETÖ ile mücadeleyle ilgili ilginç açıklamalarda bulundu.

Gazeteci Adem Çil, sTK ziyaretlerinde bulunan Şentop'a "Ülkemiz 15 Temmuz'da cidid bir darbe girişimi yaşadı. Görüyoruz ki hala 15 temmuz'dan ders almamışız. Bugün NKÜ'de hakkında FETÖ soruşturması olanlar görevine devam ediyor, yine FETÖ soruşturması geçirenler il başkanı yapılıyor, teşkilatlarda görev veriliyor. Milletvekili aday listesinde dahi bu isimleri görebiliyoruz. Ak Parti'de etkin bir isimsiniz, Tekirdağ'da FETÖ ile mücadele ile ilgili neler yaptınız?" sorusunu yönelti. Sorulara ucu açık cevaplar vererek adı geçen isimlere üstü kapalı sahip çıkan Şentop ise soruşturma geçiren isimlere partide görev verilmesinin normal olduğunu belirtti.

FETÖ SORUŞTURMALARININ KRİTERLERİ NELERDİR?

Mustafa Şentop, ‘’15 Temmuz’da FETÖ çoğu kişi tarafından bilinir bir örgüt haline geldi ama ondan öncesine dair de süreçler var. Nihayetinde mahkemelerin de Yargıtay'ın da benimsemiş olduğu bir çerçeve var. 17-25 Aralık’dan sonra, yani 1 Ocak 2014’ten itibaren bu örgüt ile irtibatı devam edenler hakkında soruşturmalar var, davalar açıldı, idari soruşturmalar da var, görevden atılanlar da mevcut. 1 Ocak 2014’ten itibaren onların derneklerinde, sendikasında üyeliği bulunanlara, himmet dediğimiz onların toplamış olduğu yardımlar vs. olup olmadığına bakılıyor. 17-25’ten önce olan irtibatlar tamamen değerlendirme dışı mı? Değil. Ama kimler için değerlendirme yapılıyor? Bu örgütün yönetim yapısı içerisinde yer alan isimlerle, yani bu örgütün silahlı bir terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda olanlar için. Mesela Fetullah için 17-25 söz konusu değil, o 1960’dan beri başlarken daha böyle bir örgüt kurayım, vakti gelirse bir darbe yapayım diye hareket etmiş. Onun yanındaki imamlar için de söz konusu değil. Onlar bu işi 17-25’ten sonra öğrenmiş değil, onlar zaten böyle bir örgüt olduğunu biliyorlardı. Bunların bir darbe yapma kapasitesinin olduğunu bilmeyenler için 17-25 şartı var. Dediğim gibi 17-25’ten sonra bunların farklı bir niyetle hareket eden örgüt olduğunu öğrendikten sonra bırakanlar da oldu. Yargıtayın vermiş olduğu kararlar da bu şekilde.’’ Dedi.

‘’ADAYLARLA İLGİLİ TİTİZ ÇALIŞMA YAPILDI’’

Teşkilatlarda yapılan atamalar ve vekil adaylarının belirlenmesinde titiz bir çalışma yürütüldüğünü savunan Şentop, şunları söyledi; ‘’Buna rağmen hala FETÖ ve FETÖ’cü gibi kavramları çok kullanışlı olduğu için kullananlar da var. Biz bunlara itibar etmiyoruz. Ayrıca 17-25 sonrasında, özellikle 15 Temmuz’dan sonra gerek teşkilatlarda görevlere atananlar, gerekse milletvekili adayları ile ilgili çok titiz çalışma yapıldı. Bir temeli olsun, olmasın bütün iddialar değerlendirildi. Devletin güvenlik birimlerinden de bilgiler alındı ve bu bilgilere göre listeler yapıldı. Hala ‘Ama bu listede şu var’ diyen birisi varsa, kendi düşüncesidir ama devletin güvenlik güçleri bununla ilgili böyle düşünmüyor demektir. FETÖ’nün derneklerinde kuruluştan itibaren yer alan herkes soruşturmaya dahildir. 2005’te kurulmuş bir dernek ve o zaman üyesi olmuş isimler, fakat bunlar 17-25’ten sonra buradan istifa etmişler. Fakat o derneğe kuruluş tarihinden itibaren yer alan herkes soruşturmaya dahil edilmiştir. Savcı bunları ayırmış, takipsizlik vermiş. 17-25’ten sonra para veren, himmet ödeyen herkesi toplamış ve onlara dava açmış. Mesela 17-25’ten önce oraya üye olanları dikkate alacak olursanız bu işin içerisinde Türkiye’de yaşayan herkesi sokmanız lazım. Bunun içerisinde bu tür faaliyetler yürüttüğünden haberdar olmayan bürokratlar, siyasetçiler var.’’

‘’DOSYALARI CUMHURBAŞKANIMIZIN ÖNÜNDE VAR’’

Şentop, ‘’17-25’ten önce bunlarla irtibatı olan şahıslar da  soruşturmalara ismen dahil edilmiş ve bazı kriterlere göre soruşturmanın dışında bırakılmıştır. Bizim teşkilatlarımızda bu son kongrelerde görev alan arkadaşlar, il başkanından ilçe başkanına, il yönetiminden ilçe yönetimine kadar hepsine kadar didik didik devletin istihbarat kurumları tarafından inceleme yapıldı. Bunların dosyaları genel merkezimizde de cumhurbaşkanımızın önünde de var. Bu kararı verirken, listelere yazılırken bu bilgiyle yazıldı. Buna rağmen ‘Yok bunlar FETÖ’cüdür’ diyorsanız bu sizin iddianızdır.’’ Dedi.

SORUŞTURMA GEÇİREN İSİMLER NEDEN GÖREVE GETİRİLİYOR?

‘’Vatandaşın birisi gitmiş, FETÖ’cü diye ihbar etmiş. Savcılık da soruşturma açıyor. Ama bakıyorsun ki mesele o değil, adamın başka bir derdi var ve bu kişi aklanıyor. Takipsizlik çıkmış hakkında. Şimdi bu adam soruşturma geçirdi diye suçlu mu kabul edeceğiz? Ne zaman kesinleşmiş bir mahkeme kararı olur, o zaman deriz ki ‘Senin hakkında bu karar var, seni ihrac ediyoruz’. Fakat soruşturma gerçeği ortaya çıkarmak için, takipsizlik de ‘Gerçek ortaya çıkmış, böyle bir şey yok’ demek. O zaman istemediğiniz her kişi hakkında şikayette bulunursunuz, soruşturma açılır herkesi bertaraf edersiniz yerine istediğiniz isimleri bırakırsınız. Oyuncak değil bu iş, savcılık kararını vermiş. Hakkında hiçbir soruşturma açılmamış şahısla, soruşturma açılıp takipsizlik verilmiş bir şahıs arasında hukuk nazarında hiçbir fark yoktur.’’

‘’BİR BAĞLANTI ÇIKARSA ATALIM ONU’’

Şentop; ‘’Şimdi bir arkadaşımız partinin kurucusu. 2000’lerde, kimse ortada yokken partimizi kurmuş. O dönemlerden bu günlere gelmiş. Ben size bir şey söyleyeyim mi? Partimizin kuruluşundan itibaren partide çalışmış 1 tane FETÖ’cü yok. Çünkü onlar emek sarfetmeye, çalışmaya talip değil. Onlar ‘Nereden netice alabiliriz? Malı nereden götürebiliriz?’ peşinde. Ama kuruluşundan beri afiş asmış, ter dökmüş, ilçe yönetimine oradan il yönetimine partide görev yapmış bir adam var; sen diyorsun ki ‘Onla ilgili birisi ihbarda bulundu, soruşturma açıldı onu bırakalım da partiye dışarıdan bir adam koyalım’. Bu mu etik? Siyaset bu mu? Evet arkadaşımız da olsa araştırılsın, bir şey çıkarsa bağlantısı da olsa atalım onu. Ama bir şey çıkmamışsa, arkadaşımıza tabi ki sahip çıkacağız. Yargıyı etkilemeye kimsenin yetkisi yok, il başkanının da yok milletvekilinin de yok. Yargıyı etkilemeye çalışanlarla ilgili bir sürü dosya var. Savcılara tutup da sahte belgeler, evraklar gönderenler var. Kendi tanıdığı tescilli FETÖ’cüleri savunmak için savcıları arayanlar var. Suçsuz masum insanları da FETÖ’cü diye ihbar edenler de var. Aday listelerine de bakıp buradan bir şeyler çıkarabilirsiniz. ’’ İfadelerini kullandı.

‘’YARGI BİR AN ÖNCE KARAR VERSİN’’

Hakkında FETÖ soruşturması olan Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi'ndeki bazı isimlerin görevinin başında olmasının ne kadar doğru olduğunu dile getiren Gazeteci Çil, Şentop'a bu konuda herhangi bir çalışma olup olmadığını sordu. NKÜ rektörü hakkında yargıda devam eden bir soruşturma olduğunu ve soruşturmanın sonucuna göre karar verecek merciinin YÖK olduğunu belirten Şentop, ‘’Rektörle ilgili de savcılıkta devam eden bir soruşturma var, içeriği ile ilgili konuşmak istemiyorum. Soruşturma devam ediyor. Bu konuda görevinde devam edip etmemesi noktasında karar verecek olan YÖK’tür. YÖK diyor ki ‘Eğer bu konuda bir netice çıkarsa, görevden alırız’ diyor. Sadece Tekirdağ’daki rektörle ilgili değil, başka üniversitelerdeki rektörlerle ilgili de benzer uygulamalar var. Biz savcılığa şöyle karar versin, böyle karar versin demiyoruz. 'Bir an önce karar versin' diyoruz. Kamuoyunun tanıdığı bu tür kişiler hakkında bir an önce soruşturmasını açsın, kararını versin. Varsa bir şey YÖK de onunla ilgili kararını verir, yoksa bir şey takipsizlik versin, bu tür konular da neticeye bağlansın.’’ sözlerini kaydetti.