Kapaklı Gazetesi - Türkiye Cumhuriyeti tarihinin kara lekelerinden biri olan 12 Eylül Darbesi ile ilgili açıklama yapan MHP Kapaklı İlçe Başkanı Çağlar Bütün, Milliyetçi Hareket Partisi’nin her türlü darbeye karşı olduğunu belirtti.

12 Eylül darbesinin tarihe kara bir leke olarak geçtiğini belirten Bütün, açıklamasında şu sözlere yer verdi; ‘’Bundan tam 40 yıl önce, 12 Eylül 1980 tarihinde darbe yapıp, yönetime el koyanlar tarafından; Milliyetçi Hareket Partisi yöneticileri dahil yüzlerce ülküdaşımız, uydurulan senaryo, tertip, düzmece belge ve yalancı şahitlerle haksız yere suçlanarak, tutuklanmıştır. Siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçen bu davada ülküdaşlarımız, sanık sandalyesine oturtularak yargılanmıştır. Elbette ki o zulüm ve baskı dolu günleri unutmamız mümkün değildir. Ülkücü Kadroların; Mamak Askeri Cezaevinin meşhur ‘C 5 işkence haneleri’nde ve çeşitli hapishanelerde, yıllarca süren sorgularla hayatları karartılmıştır.

Genç yaşta hürriyetleri çalınmış dava arkadaşlarımız, dört duvar arasına tıkılarak, hayatları kendilerine ve ailelerine haram edilmiş, insanlık onuruna yakışmayan şartlarda, hayata tutunmaya çalışmışlardır. Psikolojik baskı, dayak, küfür gibi nice hakaretlerle birlikte vicdan, akıl ve ahlak sahibi hiçbir insanın kabul edemeyeceği çeşitli işkencelerle, kişilikleri rencide edilmiştir. Başta, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Lideri Alparslan Türkeş Beyefendi olmak üzere yüzlerce ülkücü yargılanmış ve idamla cezalandırılmaları talep edilmiş, 587 sanıklı ‘MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası’ başlamıştır.

‘’MİLLİYETÇİ – ÜLKÜCÜ HAREKET HER ANLAMDA KAYBA UĞRAMIŞTIR’’

Bu iddia ve talep, 12 Eylül Darbecileri tarafından, merhum Genel Başkanımız Alparslan Türkeş’le birlikte ülkücülere kurduğu tuzağın, öyle basit bir kurgu olmadığını ortaya koymuş, Alparslan Türkeş’in de içinde bulunduğu 220 kişinin idamı istenmiş, 5 yıl süren mahkeme sonucunda 11 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılan Başbuğumuz Merhum Alparslan Türkeş, 7 Nisan 1985 tarihinde tahliye edilmiştir. Milliyetçi-Ülkücü Hareket 12 Eylül’ün en ağır, en olumsuz şartlarına maruz kalmış, her anlamda kayba uğramıştır. Türk milliyetçiliğine düşman kişilerin öncülüğünde yapılan yargılama sonucunda, ülküdaşlarımızdan; ‘Ahmet Kerse, Ali Bülent Orkan, Cengiz Baktemur, Cevdet Karakaş, Fikri Arıkan, Halil Esendağ, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu, Selçuk Duracık’ idam edilmiş, nice dava arkadaşlarımız çeşitli cezalara çarptırılmış ve bazıları da, yargılanma sona ermeden ilahi rahmete kavuşmuşlardır.

SUÇSUZ GÜNAHSIZ 9 ÜLKÜDAŞIMIZ İDAM SEHPASINA ÇIKMIŞTIR

Suçsuz günahsız 9 ülküdaşımızı idam sehpasına çıkaranlardan, boğazlarına 12 Eylül urganını bağlayanlardan, çırpına çırpına şehit olmalarını tebessümle izleyen alçaklardan ezelden ebede kadar alacaklıyız, davacıyız. İman ediyoruz ki, bu hesap değil bu dünyada, Mahkemey-i Kübra’ya kalsa bile görülecektir. Sayın Genel Başkanımızın dediği gibi; “12 Eylül’de bizim çocuklar kazandı diyorlardı. Çok şükür 15 Temmuz’da onların gayri meşru çocukları kaybetti, bu kez Türk milleti kazandı, Türkiye ayaklandı, ayıklandı ve yeni bir tarih yazdı.” İslam’ın bin yıllık sancaktarı olan aziz Türk milleti, bu kutlu görev yerine kendisine Amerika’nın Ortadoğu karakolu elbisesini giydirmek isteyenlere “Türk cihan hâkimiyeti mefkuresi” sancağını tekrar kaldırarak cevap vermiştir.

‘’TÜRK MİLLETİ GEÇİT VERMEYECEKTİR’’

Yüzyıllardır Türksüz ve Müslümansız bir Anadolu hayali kuran, haçlıların hayalleri yıkılmıştır. Türk milleti, Türkiye sevdalıları artık bir ve beraber olarak “onların gayri meşru çocukları”na asla geçit vermeyecektir. 12 Eylül Türk milletinin milli-kültürel erozyona karşı vatan topraklarının kaybedilmemesi için diktiği fidanların acımasızca kırılma tarihidir. Başta merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Beyefendi olmak üzere, Eylül’ün kırdığı güllerin ruhları şad, mekânları cennet olsun.’’