Uzmanlar, tatile veya mesire alanlarına gidecek vatandaşları Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hakkında uyardı.

Yaz aylarında ortaya çıkan ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına yol açan keneler, bu yıl da tatile çıkacak vatandaşları tedirgin etmeye devam ediyor. Alınan önlemler ve ilaçlama ile geçtiğimiz yıllara göre daha az rastlanan kene vakalarına rağmen, uzmanlar vatandaşların tedbirli olmaları gerektiğini belirtiyor.

KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ NEDİR?

Kırım-Kongo Hemorajik Ateş (KKHA), keneler tarafından taşınan Nairovirüs isimli bir mikrobiyal etken  tarafından neden olunan ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden hayvan kaynaklı bir enfeksiyondur. Son yıllarda tedavide görülen gelişmelere rağmen, bu enfeksiyonlarda ölüm oranları hala yüksektir.

KENELER NASIL TANINIR? NEREDE BULUNUR?

Keneler otlaklar, çalılıklar ve kırsal alanlarda yaşayan küçük oval şekillidir. 6-8 bacaklı, uçamayan, sıçrayamayan hayvanlardır. Hayvan ve insanların kanlarını emerek beslenirler ve bu sayede hastalıkları insanlara bulaştırabilirler. Ülkemiz kenelerin yaşamaları için coğrafi açıdan oldukça uygun bir yapıya sahiptir. Türlere göre değişmekle beraber kenelerin, küçük kemiricilerden, yaban hayvanlarından evcil memeli hayvanlara ve kuşlara (özellikle devekuşları) kadar geniş bir konakçı spektrumları mevcuttur.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nin belirtileri genellikle; Ateş, kırgınlık, Baş ağrısı, Halsizlik, Kanama pıhtılaşma mekanizmalarının bozulması sonucu;  Yüz ve göğüste kırmızı döküntüler ve gözlerde kızarıklık, gövde, kol ve bacaklarda morluklar, burun kanaması, dışkıda ve idrarda kan görülmesi, karaciğer, böbrek ve akciğer yetmezlikleri nedeni ile ölüm olmaktadır.

NASIL TEŞHİS KONULUR?

Kanda virüse karşı oluşan antikorların taranması tanı için en sık kullanılan yöntemdir. Bu göstergeler hastalığın başlangıcından sonra 6. günden itibaren belirlenebilir.

KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALIDIR?

Uzmanlar tarafından kırsal alanlarda bulunan kişilerin korunması için önerilen etkenler ise şöyle sıralanıyor; Kenelerin yoğun olabileceği çalı, çırpı ve gür ot bulunan alanlardan uzak durulmalı, bu gibi alanlara çıplak ayak yada kısa giysiler ile gidilmemeli, bu alanlara av yada görev gereği gidenlerin lastik çizme giymeleri, pantolonlarının paçalarını çorap içine almaları, Görevi nedeni ile risk grubunda yer alan kişilerin hayvan ve hasta insanların kan ve vücut sıvılarından korunmak için mutlaka eldiven, önlük, gözlük, maske v.b. giymeleri.