Kapaklı Gazetesi - Ocak ayı rahim ağzı kanseri (serviks) farkındalık ayı olması sebebiyle Optimed Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Nida Cannazik hastalığa dair önemli bilgiler verdi.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Rahim ağzı kanserinin belirtileri hakkında konuşan Doktor Cannazik, “Rahim ağzı kanseri genellikle düzensiz kanama ile ortaya çıkar. Adet dönemi dışında ara kanama, cinsel ilişki sırasında kanama olabilir. Genellikle kanama et suyuna benzer şekilde az miktarda başlar. Cinsel ilişki sırasında ağrı, sırt ağrısı, bacak ağrısı, yorgunluk, kilo kaybı gibi durumlar da görülebilir. Hasta bir şikayet üzerine doktora gittiğinde, genellikle hastalık ileri evrede olmaktadır.” dedi.

ERKEN TEŞHİS MÜMKÜN MÜ?

Erken teşhis sürecine dair bilgiler veren Doktor Nida Cannazik, “Hastalık belirti vermeden rutin muayenelerde yapılan tarama testleri ile genellikle erken dönem ortaya çıkmakta ve tedavi sonuçları yüz güldürücü olmaktadır. Rahim ağzı kanseri için tarama testi olarak Pap Smear ve HPV testi kullanılmaktadır. Her ikisi de poliklinik şartlarında vajinal muayene esnasında kolaylıkla yapılan testlerdir. Tarama testleri ile hastalık saptanan kişilerde yapılacak ek tetkikler ile hastalığın boyutu değerlendirilir ve ileri bir Onkoloji merkezinde cerrahi, radyoterapi, kemoterapi gibi tedaviler planlanır. Özellikle erken evre hastalık durumunda tedavi sonuçları çok daha olumlu olduğundan belli aralıklarla yapılan tarama testleri oldukça önemlidir.” İfadelerini kullandı.

TARAMA TESTLERİ HANGİ KİŞİLERE YAPILIR?

“21 – 65 yaş arası tüm kadınlar rahim ağzı kanseri tarama testlerini yaptırabilirler.” diyen Doktor Cannazik, “30 yaş altında 3 yılda bir Pap Smear testi uygundur. HPV’ye bağlı lezyonlar 30 yaş altında kendiliğinden yüksek oranda düzelme gösterdiğinden HPV testi kesinlikle 30 yaş altı kadınlarda rutin olarak önerilmemelidir. 30-65 yaş arası tercihen HPV ile birlikte PAP Smear testi 5 yılda 1, HPV yapılmıyorsa tek başına Pap Smear 3 yılda 1 yapılmalıdır. 65 yaşında tarama sonlandırılır. Myom, kist gibi iyi huylu hastalıklar için rahmi tamamen alınmış hastalarda tarama yapılmaz.” dedi.

KANSERİ ARTTIRAN RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Doktor Cannazik, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü; “Rahim ağzı kanseri için en büyük risk HPV’dir. HPV sadece cinsel yolla bulaşır ve rahim ağzı kanserlerinin %90’nından fazlasından sorumludur. Erken yaşta cinsel ilişki, çok sayıda partner olması riski en çok artıran durumlardır. Sigara kullananlarda yine birçok kanserde olduğu gibi risk fazladır.”

Rahim ağzı kanseri olan bir annenin doğum yapmadan önce muhakkak muayene olması gerektiğini savunan Doktor Cannazik, “Gebelik planlayan tüm kadınların gebelik öncesi rutin muayene olmaları ve muayene esnasında tarama testi yaptırmaları önerilmektedir. Gebelik sırasında Smear ya da HPV testi yaptırmanın hiçbir sakıncası yoktur. Eğer gebelik ya da sürecinde rahim ağzı kanseri tanısı konduysa hastalığın evresine göre tedaviler planlanır, doğum ve emzirme önerileri hastaya planlanacak müdahaleye göre yapılır.” diye konuştu.

“YENİDEN NÜKSEDEBİLİR”

Son olarak hastalığın tedavisinin ardından yeniden nüksetme ihtimalinin olduğunu belirten Doktor Cannazik, “Rahim ağzı kanseri tanısı almış kişiler ameliyat veya başka tedavileri almış ve şikayetleri kalmamış olsalar dahi Onkoloji uzmanının önerisine göre yine belli aralıklarla kontrollerini aksatmamalıdır, çünkü kanser nüks edebilir ve tedavi tekrarı gerekebilir.” Diyerek açıklamasını noktaladı.