‘’Paramızla rezil oluyoruz’’ sözünü hiç duydunuz mu bilmiyorum. Açıkçası benim hayatta çok kullandığım bir terim değil. Aza kanaat etmeyi severim.

 Gelin görün ki ödeyip aldığım ürünün de hakkını vermesini isterim. Bugüne kadar pek yanılmadım, aldığım şeyler hep beni tatmin etmiştir. Fakat yıllar yılı içime oturan ve bir türlü karşılığını alamadığım iki ödemem var; internet ve elektrik faturası.

15 yıldır Kapaklı’da ikamet ediyorum. Elektrik ve internet kesintilerinden illallah etmemiş 1 kişi tanımadım, görmedim, işitmedim. 

Başlarda ha büyüyor, ha ilçe oluyor, ha olacak sancısı ile elektrik derdine göğüs gerdik. Hakkını da yememek gerek, başlarda her haftasonu kesilen elektriğimiz artık ayda 2, bilemedin 3 defa kesiliyor. TREDAŞ bu konuda epey yol katetti(!). Peki internet?

15 yıl dedim, az değil. Nikah masasına oturur gibi 5 senelik taahhüt verdik. Fakat 1 gün olsun gün yüzü göstermedi.

 ‘İnternet kesiliyor’ dedik, telefondaki hoş sesli ablamız ‘Arıza kaydı oluşturayım ekipler gelir’ dedi. ‘Aman ekipler gelecek rezil olmayalım’ endişesi ile evi topladık, 15 yıldır bekliyoruz o ekibi…

‘Fatura çok geliyor’ dedik, ‘Kotanızı aşmışsınızdır’ dediler. Kotasız internette bunu başarabilmemizle gurur duyduk…

Taahhüt bitmeye yakın yine böyle hoş sesli bi’ ablamız arayıp tatlı tatlı hal hatır sordu, gönlümüzü hoş etti, internetimizi kısa süreliğine hızlandırdı, ‘Yenilemek ister misiniz?’ dedi, bir şans daha verelim dedik ve yeniledik. Zaten ondan başka bize internet verecek biri mi vardı ya?

Fakat işler iyice sarpa sardı. Yenilemenin ardından 2 güne kalmadı, aynı sorunlar yine baş gösterdi. Haliyle celallenip müşteri hizmetlerini neredeyse 2 günde bir arar oldum. Hatta hepsiyle ‘kanka’ bile olduk. Lakin derdimize çare olan olmadı. 

Şimdi 1.5 aydır internetimin kesilmediği 5 dakika yok. ‘Bölgesel bir sıkıntı var’ diyorlar, çözülmedi gitti. Ben de diyorum ki ödediğim paralar helal-i hoş olsun. Tek şartla;

Bari 444 1 444 nolu hizmet numarasına harcadığım kontörlerimi-artık yeni adı TL- geri verin!