Milli Eğitim Bakanlığımızın yaptığı açıklama ile öğretmenlerimizin sene başı seminerlerinin okullarda yüz yüze yapılacağı kesinleşmiş oldu. Haziran seminerlerinin çevrimiçi uzaktan bir şekilde yapıldığı günler ile aynı, hatta daha fazla olan vaka sayılarına rağmen Milli Eğitim Bakanlığımızın almış olduğu bu kararı doğru bulduğumu ifade etmek istiyorum. Mart ayından bu yana okullarından ve öğretmen arkadaşlarından ayrı kalan öğretmenlerimize bu seminer döneminin moral anlamında da iyi geleceğini tahmin ediyorum. Yeni eğitim öğretim yılımız hayırlı olsun.

Salgın hastalıklar, savaşlar, doğal afetler, kıtlık vb. olaylar her zaman ülkeleri ve milletleri derinden etkilemiş, yıkıcı ve yıpratıcı etkiler doğurmuştur. Ülkeleri ve milletleri böyle zorlu dönemlerde özellikle de salgın hastalıklarla mücadele konusunda ayakta tutan ise alınan tedbirlerin, bilim ışığında gösterilen çabanın yanında gösterilen feraset olmuştur. Toplumda bu feraseti gösterecek kişiler en başta ülkeyi yöneten liderler olsa da liderlerin ardından gelen en önemli kesim ise toplumun aydın insanlarıdır. Toplumun öncüsü aydın insanlarımız olan öğretmenlerimize de düşen bugün feraset göstermek, topluma örnek olmaktır. Öğretmenlerimiz salgının başladığı ilk günden beri gerek öğrencilerini eğitimin içinde tutmaya çalışmalarıyla gerek her türlü zorluğa rağmen uzaktan eğitim sürecini yönetmeleriyle gerek VEFA gruplarında halkın ihtiyacına koşarak son günlerde de denetleme ve kontrol ekiplerinde yer alarak hem eğitimle ilgili aslî görevlerini yerine getirmişler bunun yanında devletinin görev verdiği her alanda milletinin hizmetinde olmuşlardır. Her zaman da olacaklardır, olmalılar da. Bundan sonraki süreçte de artık tek temennimiz bir an evvel okullarımızın kapılarını öğrencilerimize açmak olmalıdır.

Yine bu yıl öğretmenlerimizi eğitim dışında yeni görev ve sorumluluklar da bekliyor olacaktır. Kapı girişlerinde ateş ölçmek, nöbet görevlerinde çok daha dikkatli ve titiz olmak, yıl içinde VEFA gruplarında görev almak, çeşitli kurum ve kuruluşlara her an destek olmak veya olmaya hazır olmak vb. görevler yeni normal dönemin birer parçası halini alabilir. Yine öğretmenlerimiz her zaman olduğu gibi üzerine düşen görevleri fazlasıyla yerine getirecek, toplumun öncüsü olarak en ön safta yerini alacaktır.

Yazımızı bir milyonu aşkın öğretmenimize, eğitim ordumuzun neferlerine, Ziya Öğretmen’e selam ile sonlandıralım.

Selam olsun tutmayan ellere kalem olan bileklere

Selam olsun korkulu gözlere cesaret veren öğretmenlere

Selam olsun karanlık dünyaların aydınlatıcısı güneşlere

Selam olsun kalplere girmeden beyne giremeyeceğini bilen âlimlere.

Selam olsun emeği, mücadeleyi baş ucu yapan öğretmenlere

Selam olsun söz konusu çocuk olunca gerisine gülüp geçenlere.

Selam olsun Necmettin Yılmaz’a, Neşe Alten’e,

Selam olsun başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e.

Erkin SAÇAR

Eğitimci Yazar / Türkçe Öğretmeni