Siz değerli okuyucularımız için hazırladığımız “DERNEKLER KÖŞESİ” isimli yazı dizimizde bu hafta, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kapaklı Şubesi’ni ziyaret ettik. Dernek Başkanı Kıbrıs Gazimiz İbrahim Çetintaş ile bir röportaj gerçekleştirdik.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kapaklı Şubesi’nin faaliyetleri ve Gazilerimizin sorunları hakkında önemli açıklamalar yapan Çetintaş, "Gazi, Şehit kolay olunmuyor. Gazi ve şehit; sizlerin, bizlerin, bu ülkenin rahatı için canını feda etmeye hazır olan ve canını feda eden kişilerdir." dedi.

Öncelikle bizi ağırladığınız için teşekkürler İbrahim Bey, bizlere kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

İsmim İbrahim Çetintaş. 1953 Kırklareli Pınarhisar doğumluyum. 1976 yılından beri Kapaklı'da ikamet etmekteyim. Evliyim 3 evladım var, 2'si erkek 1'i kız. Hepsi de evli.

Bu derneğin kurucusu olarak sizlerin de bir Gazi olduğunu biliyoruz. Gaziliğinizin hikayesi nedir? Nasıl Gazi oldunuz?

Gazilik yaşanacak onurlu bir duruştur. Biz bu duruşu 1974 yılında elde etmiş bulunuyoruz. Gazi olmadan önce Kıbrıs'taki vatandaşlarımızın baskı altında oldukları, katliam edildikleri, zor durumda olduklarına dair haberler vardı. Bu durumdan dolayı Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nde o günkü yöneticiler Rahmetli Bülent Ecevit, Rahmetli Erbakan ve meclisteki vekillerin almış olduğu kararla ''Kızım Ayşe Tatile Çıksın'' parolasıyla seferberlik ilan edildi. 20 Temmuz sabahı Adana Osmaniye 50. Piyade Alayı olarak saat 08:30'da Kıbrıs Adası'na ayak bastık. Bu esnada bizim önümüzde görev yapan piyadelerimiz, esirleri alarak esir kampına getirdiler. Zaman içerisinde düşmanla sıcak temasa geçtik. Bir ara uçaklarımız gitti, biz de yukarıdan gelen havan mermileri altında kaldık. Girne'den de ilerleyemediğimiz için bayağı zor anlar yaşasak da Mehmetçik askeri bunun da üstesinden geldi. Bu arada biz hamlelerimizi yapmaya başladık. 5 Parmak Dağları'ndan yabancıların koyduğu isimle Foto, bizim lisanımızda Dağyolu Köyü'ne ulaştık. Oradaki köylülerin yapmış olduğu barikat kanallarında biz de mevzilendik. Orada da sıcak temaslara devam edildi. Daha sonrasında bir ilerleme yapıldı ve şuan Ayvaslı dediğimiz beldede konaklamış olduk. Şuanda da birliğimiz oradadır. 20 Temmuz Harekatı; 20-22 Temmuz'da 1. Harekat, 14-16 Ağustos'ta 2. Harekat olmak üzere 2 harekattan oluşmuştur. Ben ikisinde de vardım, arkadaşlarımızın hepsi de aşağı yukarı ikisinde vardı. Ben 53/2 olduğum için savaşın tamamında vardım. Gerçi savaş bitmese de Türk Askeri'nin terhis olma imkanı yoktu. İzinler kaldırıldıktan sonra asker orada 24 saat görevlidir, ta ki yukarıdan talimat gelene kadar. Savaş bittikten sonra da ta 42 yıl sonra Kıbrıs'a Belediye Başkanı sayesinde ziyaret ettik. Benim Gazilik ünvanım ise Mustafa Kemal Atatürk'ten gelen bir hak gereği, yasalarca verilmiştir. Muharebeye katılan gazilere Muharip Gazi derler, İç Güvenlik Gazileri ise ülkemizin içinde bulunan ve teröre karşı yapılan faaliyetlerde yaralanan kişilerdir. Gazilik bu bakımdan ikiye ayrılır. Şimdi biz harekat dan sonra, 1005 sayılı yasaya göre Gazilik ünvanını taşımaktayız.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kapaklı Şubesi nasıl kuruldu? Kuruluş hikayesi nedir?

2011 yılında Çerkezköy Gaziler Temsilcimiz Hasan Hüseyin Yarlıgan ile beraber gazilerimizi aramaya koyulduk. Nerede gazi var, nerede gazi yok tek tek telefonla aradık. O onu buldu, o ötekini buldu derken Çerkezköy Gaziler Temsilciliği'nde 120 tane Gazi olduk. 2017 Şubat ayına kadar toplanan rakam bu ve bu insanların hepsi Kıbrıs Muharebesi'nde savaşmış insanlar. 2017 Şubat ayından sonra da Kapaklımız ilçe olduğundan dolayı ilçemizdeki Gazilerimizi de Kapaklı'da bir temsilcilik kurmak amacıyla buraya aldık. Şuanda 22 tane hayatta Gazimiz var, 9 tane vefat eden, 4 tane iç güvenlik gazimiz ve 8 tane de şehit ailemiz var. İç Güvenlik Gazimiz ve şehit ailelerimiz bizlerin fahri üyeleridir, normal bir üye değiller yani. Bu bakımdan bu dernekte bulunmuş toplam 43 üyemiz var.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kapaklı Şubesi olarak bu zamana kadar yaptığınız ve gelecekte de yapmayı planladığınız aktiviteler nelerdir?

Gazi arkadaşlarımızın bütün dertlerine ortak olmaya, İyi ve kötü günlerinde yanlarında olmaya çalışıyoruz. İhtiyacı olan kişilere Belediye Başkanlığı veya Sayın Kaymakamımız aracılığında yardımcı olmaya çalışıyoruz. Çalışmalarımız bu kadar çünkü bizim bir yaptırımımız veya gelirimiz yok. Gelirimiz olmadığı için de biz bir yere götürüleceksek ya Kaymakamlık tarafından ya da Belediye Başkanlığı tarafından götürülürüz. Fakat gelin görün ki ben Gazi arkadaşlarımı tek tek telefonla ararım, hal hatırlarını sorarım. Hasta olan veya herhangi bir sıkıntısı olan varsa ziyaretine gidiyoruz. Hasta olan varsa gidip hastane yönetimi ile konuşuyoruz. Elimizden gelen bunlar. Biz Türk Milleti olarak kendimizi ifade etmek konusunda aciziz, oralara gidip ''Ben Gaziyim'' diyemiyorsun. Halbuki bu sana verilen bir ünvan, Şehitlikten sonraki en büyük mertebe. Horlansam da dayak yesem de ben Gaziyim, Bu ülke için ben canımı adamışım ama şehit olmamışım, gazi olmuşum.

Gazilerimizin yaşadığı sorunlar nelerdir?

Basınımızın hepsine ait değil bu lafım, müstesna basınımız hariç ama son dönemlerde yapılan eleştirileri hoş görmüyorum. Kendisini bilmeyen bazı köşe yazarları, yazmaması gereken şeyleri yazıyor. Gazileri methedeceği yerde, 'Biz bu gaziler sayesinde hür bir şekilde yazımızı yazıyoruz, hür bir şekilde haber yapıyoruz' diyeceği yerde 'Bunlar ne gazisi?' diye soruyor. Bunlar bu ülkenin gazisi, ne gazisi değil! Biz toplum olarak da gaziyi tarif etmiyoruz, aile olarak da bilen var bilmeyen var. Biz bir yere gittik, 'Gazi kimdir?' diye sorduk. 'Savaşta bulunmuş yara almış' denildi. Ben dedim ki 'Muharip Gazi bir savaşta bulunmuş, vatanı için canını hiçe saymış kişidir'. Örnek veriyorum Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk, cepheden cepheye koşmuştur. Her cephede bir yara alsa, bu ülke Cumhuriyet'e kavuşabilir miydi? Bu serbestliği yaşayabilir miydik? Ama biz şuanda hak ettiğimiz yeri hali hazırda göremiyoruz. Bize en önce sahip çıkması gereken kurum devlettir. Hastanede, yolculuklarda vs. hala sıkıntı çekiyoruz. İnşallah bu bölgede yapılması planlanan kartlı sistem yapılır da en azından yolculuklarda biraz da olsa rahat ederiz.

Sorularımıza içtenlikle cevap verdiğiniz için teşekkür ederiz. Gazetemiz aracılığı ile okuyucularımıza söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?

Gazinin değerini bu toplumun öğrenmesi gerekiyor. Gazi, Şehit kolay olunmuyor. Gazi ve şehit; sizlerin, bizlerin, bu ülkenin rahatı için canını feda etmeye hazır olan ve canını feda eden kişilerdir. Kapaklı Gazetesi’ne Gaziler olarak bizlere göstermiş olduğu ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ederim.

Haber: Furkan BOLAT