15 yıl okuyan insan nasıl cahil olur! Şimdi ben size inanamayacağınız bir cahil göstereceğim. Bir kadına şahit oldum konu kadına şiddet. Hanımefendi 62 yaşında, yüksek okul mezunu ve yıllarca devlet memuru olarak çalışmış bir emekli hanım. Diyor ki kadın eşinden ayrılması gerekse bile çocuklarını düşünerek ayrılmamalı, yuvasını korumalı; bu nedenle boşanmak isteyen kadını öldüren koca haklı.

Bu okumuş cahillere kimse cahil demiyor; çünkü elinde diploması var. Ama öte yandan okuma yazma bilmeyen biri adını yazamasa dalga geçiyoruz. Tek adını yazamasın yeterki yukarıdaki gibi kara cahil olmasın. Şimdi elinizi vicdanınıza koyup söyleyin, adını yazamayan mı cahil yoksa bunlar mı? 

Herkes kimin cahil olduğunu biliyor ama hala cahil diye okumamışa deniyor. Okumamış/okuyamamış insanlarımız da bu nedenle gittikleri yerlerde eziklik yaşıyorlar. Bu konudaki düşünceler değişmeli. Okumuş ama hala cahil olanlar da havadan geçiniyorlar. Belki bunların içinde cehaletinin farkında olmayıp köylülerle dalga geçenler de var. Böyle bir duruma rastladığınızda bu cahil herifi cehaletini yüzüne vurarak bozun!

Okumuş kadın;

Okumuş bir kadının (üniversite),okumamış bir kadından(lise) daha tecrübeli olduğunu düşünecek kadar,ön yargılı ve basit düşünceye sahiptir.

Okumamış kadın;

Kendisini daha tecrübeli zanneden okumuş kadına da gerektiğinde ayarı verir.

Tecrübe nedir nasıl kazanılır sorularının cevabı okumaktan geçmez! Elbette okumanın insana verdiği büyük kazanımlar, tecrübe vs. vardır ama bu durum okumayan bir kadının okuyan bir kadından tecrübesiz olduğunu göstermez.

Üniversite okuyan bir çok kişinin de bildiği gibi üniversite de okuyan çoğu kadın okulu miami beach olarak görür. Bilgi birikim bir kenara yalnızca bir çevreye ait olabilmek adına bunu sürdüren var. Yanlış anlaşılmasın eğitimin şart olduğunu düşünüyorum ama eğitimi bir anti-cehalet olarak görmüyorum.

O yüzden okumuş ama buna rağmen kişiliğinde boşluk olan çoğu kadını okumayan ile bir sayıyorum.

İki lafın belini kırabilecek kadar hayata karşı hiç bir fikri olmayanlardan bahsediyorum. Yanlış anlaşılmasın.

Kadının okumamışlığı / okutulmamışlığı tek başına toplumda geri kalmış olmasına sebep değildir. Bu, etkenlerden sadece biridir.

Okumuş, belli bir eğitim almış olan kadın kendi ayakları üzerinde daha rahat durur. Bir başkasına kolay kolay muhtaç olmaz. Okumamış kadın denildiğinde akla ilk gelen, evde vakit geçiren kadınlardır genelde. Fakat okumamış olup da kendini geliştirmiş insanlar da fazlasıyla mevcuttur bu güzel ülkede.

O yüzden bu gibi konularda ön yargılı olmamak gerekir.