Kapaklı Gazetesi - Kadın cinayetlerine tepki gösteren TDP Kapaklı İlçe Başkanı Çiğdem Banali Bülbül, “Türkiye Değişim Partisi iktidarında kadına yönelik sömürüyle, tacizle, tecavüzle ve şiddetle, kadın erkek omuz omuza, yaşamın her alanında mücadeleye devam edeceğiz.” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Değişim Partisi Aile, Kadın, Çocuk, Engelliler, Doğa ve Çevreden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülnur Kamaşak tarafından Genel Başkan Yardımcısı Başdanışmanlığı görevine getirilen Türkiye Değişim Partisi Kapaklı İlçe Başkanı Çiğdem Banali Bülbül, ilçe teşkilatı ile birlikte ‘’Kadın Cinayetlerine Son’’ konulu bir basın açıklaması programı düzenledi. Türkiye Değişim Partisi Kapaklı İlçe Teşkilatı’nın düzenlediği basın açıklamasına, Türkiye Değişim Partisi Kırklareli İl Başkanı Birol Haker, Türkiye Değişim Partisi Kırklareli Merkez İlçe Başkanı Zekai Gençay, Türkiye Değişim Partisi Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Ali Üstün, CHP Kapaklı İlçe Kadın Kolları Başkanı Deniz Doğru Bilge ve kadın kolları üyeleri ile vatandaşlar katılım sağladı.

“KADININ HAYATTAN KOPARILDIĞI BİR COĞRAFYADAYIZ”

TDP Kapaklı İlçe Başkanı Çiğdem Banali Bülbül, açıklamasında şu sözlere yer verdi: “Kadınların sürekli olarak aşağılandığı, ikincilleştirmenin sistematik hale geldiği, kadın cinayetlerinin arttığı, kadın bedeninin, kimliğinin ve emeğinin bir bütün olarak sömürüldüğü, nesneleştirildiği, kadın cinayetlerinin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin arttığı, sokaklarında Türkiyeli-Suriyeli kadın ve çocukların dilenci yapıldığı bir coğrafya; kadının yaşam hakkının ihlali ile kadının hayattan koparıldığı bir coğrafyadayız.

Ülkemizde kadın cinayetleri o kadar vahim hale geldi ki, ne zaman bir gazete okumaya kalksak ve ya haberleri izlemek istesek mutlaka bir kadın cinayeti haberiyle karşılaşır hale geldik. Hele bir de bu konudaki yaptırımların yetersiz kalması ve gerekli önlemlerin alınmadığını veya önlemlerin alınmasında ihmallerin yaşandığını görmek daha da vahim.

“NAMUS KADINA ÖZGÜ BİR DURUM DEĞİLDİR”

Kadına karşı sözde namus davası gerekçe gösterilerek, hunharca işlenen cinayetler var. Namus kadına özgü bir durum değildir. Namus insana ait bir kavramdır. O yüzden kadının kendisi hakkında verdiği kararlar dolayısıyla “namus” adı altında işlenen cinayetlere karşı son derece tepkiliyiz.

Kadının çalışma hayatında daha aktif konuma gelmesi, sosyal hayatta daha fazla yer etmiş olması ve kadının hak ve özgürlükleri açısından bilinçlenmesi önemlidir. Tabi bunun neticesinde erkeğin her dediğine boyun eğmemesi ve kendi hakları konusunda verdiği mücadelelerin kadın-erkek arasında çatışmalara neden olması ayrı bir husus. Bu çatışmaları sona erdirmek isteyen ve kadına kendi sözünü dinletmeye çalışan erkek ya şiddet uygulayarak ya da kadını öldürerek bu duruma son vermeyi seçmektedir.

“ERKEKLERİN KARARLARINA UYMADIKLARI İÇİN ÖLDÜRÜLÜYORLAR”

Cinayetlerin kimileri törensel bir şiddet eylemi biçiminde gerçekleştirilmiş, kimilerine intihar süsü verilmiş, çoğu kez alametleri önceden belirmiş ve kadınlar tehdit edilmiş olarak vuku bulmuştur. Eğitim ve sağlığa daha az yatırım yapılmasının kadın cinayetlerin gerçekleşmesinde etken olmasına, sevgiliden ayrılık isteğinin de kadın cinayetlerinde önemli etken olduğuna, kadınların erkeklerin kararlarına uymadıkları için öldürüldüklerine de dikkat çekelim.

“KADIN ÜRETENDİR”

Kadınlar, kızlı erkekli aynı merdiveni kullanabilir, kızlı erkekli aynı evde kalabilir, kahkaha atmak iffetsizlik değildir. Kadın demek emek demek, fedakarlık demek, karşılıksız sevgi ve güç demektir. Kadınlar anne, abla, yol gösterici, aileyi aile yapan değerdir. Kadın üretendir. Türkiye Değişim Partisi İktidarında Kadına yönelik sömürüye, tacize, tecavüze ve şiddete karşı kadın erkek omuz omuza, yaşamın her alanında mücadeleye devam edeceğiz.”