Cumhuriyet'in ilan edilişinin 95. Yılı ve Çerkezköy’ün düşman işgalinden kurtuluşunun ise 96. Yılı kutlamaları Çerkezköy Belediyesi tarafından düzenlenen ve on binlerin katılımı ile gerçekleşen muhteşem Cumhuriyet Yürüyüşü ve Volkan Konak konseri ile taçlandı.

5. KURTULUŞ KOŞUSU GERÇEKLEŞTİ

28 Ekim Pazar günü başlayan kutlamalarda Çelenk Sunma töreni gerçekleştirildi. 29 Ekim Pazar günü devam eden program 330 sporcunun katıldığı Çerkezköy Belediyesi 5. Kurtuluş Koşusu ile başladı. Cumhuriyet Meydanı’nda start alan koşu, Atatürk Caddesi istikametine devam ettikten sonra Cefa Sokak Kavşağı üzerinden Ergin Sokağ’a, oradan ise Fatih Caddesi’ne ulaşıp, tekrar Atatürk Caddesi’ne çıktıktan sonra Cumhuriyet Meydanı’na dönülmesi ile sona erdi. Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay’ın da katılım gösterdiği koşuda, Kadınlar kategorisinde Meryem Çaylak, Erkekler kategorisinde ise Arkın Kayaoğlu birinci oldu. 5. Kurtuluş Koşusu’nun tamamlanmasının ardından Belediye Başkanı Vahap Akay tarafından dereceye giren sporculara kupa ve madalyaları verildi.

MUHTEŞEM CUMHURİYET YÜRÜYÜŞÜ

Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan ve Kapalı Pazar Yeri önündeki konser alanında son bulan Cumhuriyet Yürüyüşü’ne binlerce vatandaş katılırken, yürüyüşe katılan Çerkezköylüler ellerinde bayraklar sallayarak, söylenen marşlara coşku ile eşlik ettiler. Protokolün en ön safta bulunduğu yürüyüşte vatandaşlar Cumhuriyet sloganları atarak coşkuyla konser alanına yürüdü.

AKAY HALKA HİTAP ETTİ

Konser alanında devam eden etkinlikler, 1 dakikalık Saygı Duruşu’nun ardından İstiklal Marşımızın hep bir ağızdan okunması ile start aldı. Konser alanını dolduran coşkulu on binlere bir konuşma gerçekleştiren Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay,“Tarih 9 Eylül 1922, 4. Süvari Komutanı Yüzbaşı Şerafettin emir alır. Müfrezesi ile birlikte sabaha karşı Bornova’dan dörtnala İzmir’e girmeye başlar. Ancak daha ödenecek bedeller, verilecek şehitler vardır. Bugün altında vatan ve namus yazan anıtları olan tıpkı Akşehirli Mehmet, Antalyalı Hakkı, Nevşehirli Seyit gibi. Yüzbaşı Şerafettin yaralı bir halde dörtnala girdiği İzmir’de Teğmen Ali Rıza ile koştular ilk kurşunu atan Hasan Tahsin’in şehit düştüğü yere ve Hükümet Konağı’nın alnına astılar al sancağımızı.” dedi.

‘’ÇİÇEKLER AÇIYORDU İZMİR’İN DAĞRLARINDA’’

Akay, “Minarelerden ezan sesi yükselirken Belkahve’deydi Mustafa Kemal, İzmir’i seyrediyordu. Yorgundu yemek getirdiler istemedi. Bir sigara çıkardı, kahve istedi, ‘Biliyor musun İsmet?’ dedi; Bir rüya görmüş gibiyim. Karabansanla başlayan 3 yıl, 3 ay, 22 gün süren mucize ile biten bir rüya. Marşlar çalıyordu, çiçekler açıyordu İzmir’in dağlarında. Sevgili hemşerilerim; Bu güzel Cumhuriyet coşkusuna ortak olan yüreğinde, kalbinde, Atatürk sevdası, Bayrak sevdası, Cumhuriyet sevdası ile bu meydanda buluşan tüm hemşerilerimin Kurtuluş Günlerini ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramlarını kutluyorum.’’ İfadelerini kullandı.

‘’ÇERKEZKÖY’ÜN TOPRAKLARINDA BERABERLİK TOHUMLARI VAR’’

Başkan Akay, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü; ‘’Ülkemin yedi coğrafyasından 81 ilinden gelen vatandaşlarımız ile birlikte bir büyük Çerkezköy olduğumuz bu güzel topraklarda 4,5 yıldır daha mutlu bir gelecek için mücadele ediyoruz. Bu mücadelede yüzlerce metre dere ıslahı var, binlerce metre alt yapı var. Binlerce ton asfalt, binlerce metre üst yapı var. Binlerce metrekare park var, bahçe var, yeşil alanlar var. Aydınlık sokaklar, güvenli caddeler var. Sözünü verdiğimiz, hizmete açtığımız, sizlerle buluşturduğumuz, buluşturacağımız onlarca yatırımlarımız var. Ancak bundan çok daha önemlisi ayrıştırmadan uzak, siyasetin ayrıştırıcı dilinden uzak, birleştiren, kucaklayan bir anlayışla hizmet etmek var. Çerkezköy’ün topraklarına ektiğimiz birlik, beraberlik tohumları var. Ve o tohumların yetişen, büyüyen filizlerini, çocuklarımızı kardeşlik duyguları ile bir arada büyütmek var.’’

‘’OMUZ OMUZA YÜRÜYEN HEMŞERİLERİM VAR’’

Çerkezköy’de birlik ve beraberliğin olduğunu ifade eden Akay, ‘’Parklarında, bahçelerinde, umutla gülümseyen çocuklarımız var var huzurla dolaşan kadınlarımız, ailelerimiz var. Sporla buluşturduğumuz genç kardeşlerimiz var. Kent Parkı’nda, Kültür Merkezi’nde, pazarında, salonlarında, parkta, bahçede, camide, evde, işte, sokakta, durakta, meydanda yan yana, omuz omuza yürüdüğümüz hemşerilerimiz var. Dereleri kirli akmayacak, toprakları kül olmayacak bir Çerkezköy var. Güzel ülkemin tüm coğrafyalarından bu topraklarda barışı, huzuru, kardeşliği oluşturduğumuz bir büyük Çerkezköy var. Ve bizler yine, yeni, yeniden hizmete devam etmek için meydanlarda sizlerle buluşacağız. Ve bunu hep birlikte daha da büyüteceğiz.” dedi.

‘’CANLA, BAŞLA ELDE EDİLMİŞ BİR ZAFER CUMHURİYET’’

29 Ekim tarihinin bir diğer adının da Cumhuriyet olduğunu vurgulayan Belediye Başkanı Vahap Akay, “Ve bugün Cumhuriyet. Varlık sebebimiz Cumhuriyet. Geri kalmış bir ulusun şahlanarak yarattığı mucizenin adı Cumhuriyet. Canla, başla elde edilmiş bir zafer Cumhuriyet. Çanakkale de başlayan şanlı mücadelenin milli mücadele ile devam ettiği ve Kurtuluş Savaşı ile sonlandığı, acıyla, kanla kurulan ve millete armağan edilen en büyük eser Cumhuriyet. Savaştan çıkmış bir millet; topla, tüfekle, süngüyle, canla, kanla, kazanılmış bir büyük mücadeleden sonra gücü eline almış bir büyük lider; Sultanlığı, padişahlığı, hükümdarlığı devam ettirmesi beklenirken, en yakın yol arkadaşları ‘Bu gücü kullanalım’ derken, bütün zaferleri milleti ile birlikte başaran büyük önder, bu zaferi büyük Türk Milleti’ne armağan ederek 95 yıl önce bugün, 29 Ekim 1923’te kuruyor Cumhuriyeti.’’ Sözlerini kaydetti.

‘’ÇAĞDAŞLAŞMAK İDEALİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK ZORUNDAYIZ’’

Dönemi daha iyi anlamak adına İsmet İnönü’nün bir mektubunu okuyan Akay, ‘’Ve Cumhuriyetin ilk Cumhurbaşkanı olarak 30 Ekim 1923 sabahı Cumhuriyetin ilk Başbakanı İsmet İnönü’ye şu mektubu yazıyor; Diyor ki büyük önder; ‘Bize geri, borçlu ve hastalıklı bir vatan miras kaldı. Ancak biz yoksul ve esir ülkelere örnek olacağız. Kaderin bizim kuşağımıza yüklediği bir vazife bu. Özgür bir toplum oluşturmak, çağdaşlaşmak idealini gerçekleştirmek zorundayız. Bu görevin ağırlığını ve onurunu seninle paylaşmak istedim. Allah yardımcımız olsun.  Savaştan çıkmış, hükümdarlığın, padişahlığın, gücün, kudretin istenildiği gibi kullanılacağı yöntemi ret ederek 95 yıl önce Cumhuriyeti kurmuş bir büyük önderin gelecek Türkiye hayali. Ve bu gelecek hayali ile birlikte milletle başlayan eşsiz, benzersiz bir yeni ve büyük mücadele. Ardı ardına, yıldırım hızıyla birbirini kovalayan devrimler. Özgür ve tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti için kurulan fabrikalar, toprakla buluşarak üretmeye başlayan çiftçiler, endüstri hamlesi ile kalkınmaya başlayan sanayi, demir çelik üretimi, kurulan limanlar, tersaneler, köprüler, madenler. Bitmiş tükenmiş bir imparatorluktan sonra hızla, üreterek büyüyen ve bugünlere gelen Cumhuriyet. Bu sebeple bizler, atalarımızın savaşarak, kanlarını dökerek, yoktan var ettikleri bu güzel Cumhuriyeti son nefesimize kadar koruyup kollamaya devam edeceğiz.’’dedi.

‘’PUSULAMIZ ‘CUMHURİYET’ DİYORUZ’’

Ankara’nın başkent olmasının milli mücadelenin bir sembolü olarak niteleyen Başkan Akay, ‘’Milli Mücadele başladığında bozkırın ortasında bir Meclis kurulduğunda, yabancı devletler önce önemsemedi, sonra küçümsedi, daha sonra görmezden geldi. Ancak başkaldıran millet, milli mücadeleyi kazandıktan ve Cumhuriyeti kurduktan sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkenti bozkırın ortasında ki Ankara’dır dedi. Yani Ankara’nın başkent olması milli mücadelenin sembolüdür. Tarihi gerçekleri saptırarak, çarpıtarak üretmeye çalıştıkları sahte tarihi benimsetmeye çalışanlar; Türk Gençliği ve Türk Milleti dün olduğu gibi bugünde inkılaplarının ve Cumhuriyetinin bekçisidir. İşte bu yüzden pusulamız Cumhuriyet diyoruz. İnanmak varsa ve cesaretin varsa Cumhuriyet var. Bilgin, azmin, hedefin varsa Cumhuriyet var. Hürriyet varsa, özgürce ‘Kadınım’ diyebiliyorsan Cumhuriyet var. El ele aşıklar varsa Cumhuriyet var. Tutabiliyorsan sımsıkı sevdiğinin elini ve severek evlenebiliyorsan Cumhuriyet var. 95 yıllık geçmişinde birlik olmak varsa, tek bayrak altında vatanın her köşesinde birbirine sımsıkı tutunabiliyorsan Cumhuriyet var. Sen, ben yoksa, ayrıcalık yoksa, ayrımcılık yoksa Cumhuriyet var.  ‘Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem; Küçüklerimi korumak, büyükleri saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir’ diyebiliyorsan Cumhuriyet var. Eğer bugün, 95 yıl sonra Cumhuriyet varsa, o Cumhuriyetin bir kahramanı var.’’ dedi.

‘’NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!’’

Öğrenci Andı’nı okuyarak sözlerini sonlandıran Akay, ‘’Eğer Cumhuriyetin varsa; O Başkomutanın, o büyük devlet adamının, o büyük liderinin sayesinde var. 95 yıl sonra Cumhuriyetin varsa onun attığı temeller sayesinde var. Ve bugün bizler nefes alabiliyorsak, masmavi gökyüzünden bakabiliyorsak engin denizlerimize, özgürce seyredebiliyorsak Kız Kulesi’ni, boğazları. Şarkılar söyleyebiliyorsak sevdiğimizle yan yana sarılarak bunun sebebi O. Adını her duyduğunda kalbin atan sen, resmini her gördüğünde gururlanan sen, haykır adını haykırabildiğin kadar duysun sesini tüm dünya onun Adı Mustafa, onun adı Kemal, onun adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Ve bizler büyük önderimizin izinde, devrimlerinin gölgesinde hep birlikte haykıracağız; Hep bir ağızdan Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime And içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu türküm diyene!” dedi.

ÇERKEZKÖY’DE KARADENİZ RÜZGARI!

Belediye Başkanı Vahap Akay’ın ardından sahneye çıkan Karadenizli ünlü sanatçı Volkan Konak, Çerkezköy halkının Cumhuriyet Bayramı ve Kurtuluş Günü coşkusuna ortak olarak, söylediği birbirinden güzel şarkılarla konser alanını dolduran on binlere unutulmaz bir müzik ziyafeti çekti. Konserin ardından Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay tarafından sanatçıya çiçek ve plaket takdim edildi.