Siz okurlarımız için derneklerin farklı hikayelerini derlediğimiz Dernekler Köşesi'nde bu hafta, Kapaklı'da yapmış olduğu faaliyetlerle ön plana çıkan Küçükyaylalılar Derneği ve onun kıymetli başkanı Selami Tetik'in konuğu olduk.

Derneğin kuruluşundan bugüne gençlere ve eğitime büyük önem verdiğini belirten Başkan Tetik, " İlk yıl 20, ikinci yıl 29, üçüncü yıl 27 ve bu yıl Ekim ayından itibaren 27 öğrencimize burs veriyoruz. Bu derece eğitime, gençlere önem veren bir dernek bulmak zor. Biz her zaman eğitime ve gençliğe önem veren bir dernek olduk." dedi.

Selami Bey, öncelikle bizlere derneğinizin kapılarını açtığınız için teşekkür ederiz. Okurlarımıza kendinizi tanıtır mısınız?

Ben Selami Tetik, 1962 Vize’nin Küçükyayla Köyü'nde dünyaya geldim. İlkokul eğitimimi Küçükyayla’da bitirdikten sonra Devlet Parasız Yatılı sınavlarını kazanarak 6 yıl Edirne'de orta ve lise öğrenimimi tamamladım. 1979 yılında lise öğrenimimi bitirdikten sonra üniversite sınavlarına girdim. 1985 yılında da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nda göreve başladım. Çalışırken aynı zamanda Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler İşletme bölümünü bitirdim. Bu ay sonunda da 33 yıllık memur hayatımın ardından emekli olmaya karar verdim.

Peki dernek kurma fikri aklınıza nereden geldi?

Arkadaşlarla sürekli düğünlerde, derneklerde, ne zaman bir araya gelirsek böyle bir oluşum yapmayı düşünüyorduk. O zamanlar İstanbul'da Evrencik Derneği vardı. 'Bizim niye olmasın?' diye düşündük. Ben de o sıralar Antalya'da görev yaptığım için bunlar sadece konuştuğumuzla kaldı. 2009'da atamayla Çerkezköy’e geldiğimde bir araya gelerek arkadaşlarla bilgilendirme toplantısı yaptık. Yusuf Çetin Başkanımız da dahil 20 arkadaş toplandık. Önce halkımızı toplamaya karar verdik ve mesaj yoluyla, telefonlarla herkes birine ulaştı. Burada bir görüşme yaptık ve dedik ki, 'Böyle bir dernek kurmak istiyoruz'. Tabi bu ön hazırlıklarıydı. Ve neticesinde 4 Şubat 2014'te burada çok güzel anlar yaşandı. Oy birliği Küçükyaylalılar Derneği'ni kurmuş olduk.

Küçükyaylalıların Kapaklı ile tanışması ne zaman oldu?

Küçükyayla ile Kapaklı'nın tanışması 1975 yıllarından sonra fabrikaların gelmesi ile oldu. İlk aşamada kurulan fabrikalar köylerden de işçi alıyorlardı. Köyde çiftçilik ve hayvancılıkla insanlar kendi yağlarında kavruluyordu fakat araziler bölünmeye başlayınca göçler başladı. İlk aşamada Vize, Saray ve Kapaklı'ya göçler oldu. Daha sonrasında fabrikalarda işçi talebi çok olunca, özellikle 1989'dan sonra da Vize'ye servisler konulmadı. Konulmayınca insanlarımızın çoğu Yoncalı ve Kapaklı'ya geldi. Bugün neticesinde ise sadece Saray'da 40-45, Çorlu ve Yoncalı'da 120-130 kadar hanemiz var. Kapaklı'da ise bu sayı zirveye vuruyor ve 150 hanemiz var. Tabi insanlarımız artık ekmeğini buradan yediği için 'Artık Kapaklılıyız' diyor.

Küçükyaylalılar Derneği'nin faaliyetleri nelerdir?

Biz Küçükyaylalılar her ne kadar Kapaklı'da yaşıyor olsak da köyümüzü de unutmamaya çalışıyoruz. Köyümüzde de hayvancılık vb. olduğu için ufak tefek hırsızlıklar yaşanıyordu. Orada yaşlı annelerimizi de düşünerek köyümüze kamera sistemi kurduk. Köyün 3 ana girişi ve köy meydanını 24 saat kamera sistemimiz sayesinde izleyebiliyoruz. Biz bunun izinleri için Kaymakamlarımız ve Emniyet Müdürümüz ile görüştüğümüzde 'Başkanım bizde yok siz nasıl yaptınız?' diyorlardı. Bu da insanlara caydırıcı bir etkinlik oldu. Bu sistemin tamamını biz dernek olarak yaptık, imece usulü.

Bahar Şenlikleri yapıyoruz. 1.500 - 2.000 kişinin katıldığı bu etkinlikleri insanları kaynaştırmak, birleştirmek için düzenliyoruz. Sağolsun Kaymakamlar, Milletvekilleri ve Basınımız bizleri yalnız bırakmıyor. Orada belki akrabalar birbirleri ile tanışıyor. Tabi bunlarda da üyelerimiz devreye girerek 'Başkanım bu etkinliklerde benim de katkım olsun' diyor. Tabi insanlar yapılan şeylerin güzel eylemler olduğunu gördükten sonra bizlere inanıyorlar ve hedeflere birlikte ulaşıyoruz. Bayağı yol aldık.

Tabi köyümüz falan dedik ama biz Kapaklı'da yaşıyoruz. Kapaklı'da gelişen olaylar neticesinde gerek Kaymakamımız, gerek Belediye Başkanımız, gerekse Emniyet Müdürümüz ile devamlı istişare halindeyiz. Üzerimize ne görev düşüyorsa dernek olarak orada olmaya çalışıyoruz. 2014'te derneğimizi kurduk fakat çok yoğun ilgi oldu. Şuanda 350 üyemiz var. Kurulduğumuz ilk yılda yani 2014-2015 döneminde 20 öğrencimize karşılıksız burs imkanı sağladık. Bunun tamamına yakınını, %90-95'ini dışarıdan dostlarımızla oluşturduğumuz bir havuz neticesinde ödedik. Eğitime gönül veren, gençliğe önem veren dostlarımızla, çevremizle bir araya gelerek tamamladık. İlk yıl 20, ikinci yıl 29, üçüncü yıl 27 ve bu yıl Ekim ayından itibaren 27 öğrencimize burs veriyoruz. Bu derece eğitime, gençlere önem veren bir dernek bulmak zor. Biz her zaman eğitime ve gençliğe önem veren bir dernek olduk. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi; 'Ülkenin istikbali gençlerin elindedir'. Bu yüzden gençliğin önünü açmalıyız. Ben de Parasız Yatılı okulunda okudum, devletimizin bana katkıları çok oldu. Çok şeyleri paylaştık. Paramız olmadı, ekmeğimiz olmadı, bir parça kurabiyesi olan arkadaşlarla o kurabiyeyi paylaştık. O yüzden biz de dedik ki böyle bir imkan olduğunda gençlere ve eğitime karşı kendimizi sorumlu hissettik. Burada ana ilkemiz: Acıların paylaştıkça hafiflediği, mutluluğun ise paylaştıkça büyüdüğüne inanmış olmamızdır.

Hep ilkemiz bu olmuştur, her şeyi paylaşacağız. Nitekim bu doğrultuda darda olan, zorda olan dostlarımızın, üyelerimizin, üye olmasa dahi köyde eşi dostu olanların gerek kömür yardımı, gerek erzak yardımı ve gerek nakdi yardım ile ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştık. Yaparken de reklam olsun diye değildi. Biz atalarımızdan şunu gördük; yapılan bir iyilik gündüz dahi yapılmayacak. Bir elin verdiğini diğeri görmeyecek. Rencide ettikten sonra o yapılan iyilik iyilik olmaktan çıkar. Hastanelerle kurulduğumuz yıldan bu yana sözleşmeler imzaladık. Allah göstermesin ağır hastalarımıza, ameliyatlarda hastanelerle konuşarak indirim yaptırmaya çalıştık. Gece 12-1 hiç fark etmeden hastanelere koşarak hastalarımızın yanında olduk. İnsanların mutlu olduğunu görmek, bizleri daha da mutlu ediyor. Tabi bunların dışında kültürel etkinliklerimiz, gezilerimiz de devam ediyor. Ramazan ayında Edirne'de iftar yaptık, orayı ziyaret ettik. Türkiye Cumhuriyeti'nin doğduğu, yoktan var olduğu Çanakkale ruhunu Çanakkale’yi gezerek yaşadık. 6 otobüs, 250 kişiyle gittik. Bu arada tabiki Kapaklı Belediye Başkanımız İrfan Mandalı, Çerkezköy Belediye Başkanımız Vahap Akay ve Vize Belediye Başkanımız Sedat Balkı beyler bize çok yardımcı oldular sağolsunlar. Orada çok duygusal anlar yaşadık, iyi ki de gittik.

Küçükyaylalılar Derneği'ni, gelecekte neler bekliyor? Derneğin gelecekte yapmayı planladığı faaliyetlerden bahseder misiniz?

Şuanda bulunduğumuz dernek lokalimiz kira. İlk aşamada kendimize ait, tapusunu elimize alabileceğimiz bir lokal istiyoruz. Tabi insanlarımız buraya alıştı, buna ek olarak da sakin bir mahalle. Yabancı değiliz yani, insanlar duyarlı ve çok güzel komşuluk ilişkilerimiz var. Ben buraya 2 akşam gelmediğimde 3. akşam 'Başkanım neredesin?' diye soranlar oluyor. Fakat yine de ilk hedefimiz kendimize ait lokalimizin olması. Bunun sebebi ise böyle bir imkana sahip olduğumuzda daha fazla insana kucak açabileceğimizi ve daha fazla aktif olabileceğimizi düşünüyoruz. Gelecekte ise belki biz çok fazla etkili olamıyoruz ama diğer derneklerle de buluşarak daha etkili işler yapacağımızı düşünüyoruz. Burada Kapaklı'nın huzursuz olması, bizleri de huzursuz eder. Bu yüzden sivil toplum kuruluşlarıyla da birlik olmayı düşünüyoruz. Ek olarak biz Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu'na üye olduk. Onlarla da istişare halinde olup kenetlenerek daha büyük bir yaptırım gücüne sahip olmayı düşünüyoruz.

Küçükyaylalılar Derneği üyelerinden yeteri kadar destek görüyor mu?

Şimdi sizler de takdir edersiniz ki dernekçilik gurbette çok farklı bir anlam kazanıyor. Diyelim ki Samsunlular, Ordulular, Erzurumlular, Tokatlılar vb. onlar burada olduğu için 2 km ötede dernekleri olsa yağmurda çamurda giderler. Biz ilk başlarda biraz sıkıntı çektik. 'Bu dernek ne iş yapıyor? Bu yolu neden yapmıyor?' gibi eleştiriler aldık. Derneğin işi mi yolları yapmak? Aidatlarımızda ilk aşamada sıkıntılar vardı. Fakat daha sonrasında insanlar yaptıklarımızı gördükten sonra duyarlı oldular. Şuanda memnunuz. Tabi ki hiçbir derneğin katılımı %90-%100 olmaz fakat bizde 4 yılın ardından bu katılım %80'lere ulaştı. Tabi biz bunca yılın ardından bir öğrenciye burs vereceğimiz zaman üyelerimiz telefon açıyor 'Bizim de katkımız olsun' diye. Şuana kadar 1 üyemizi dahi çıkarmadık. Dardadır, zordadır diye biz kendi aramızda halletmeye çalışıyoruz.

Her şeyden önce Kapaklı'da faaliyet gösteren bir Dernek Başkanı olarak Kapaklı hakkındaki fikirlerinizi alabilir miyiz? Sizce eksik yanları nelerdir? Neler yapılmalıdır?

Kapaklı 1985 yılında Çerkezköy Organize' Sanayi Bölgesi’nin kurulmasından sonra aşırı göç aldı. Ben çocukluğumdan hatırlıyorum bu iplik fabrikaları falan köylere kadar gelip evlerden işçi alıyorlardı. Köye kadar servisleri vardı. Daha sonra hızlı gelişen sanayi ile ekmek, aş derdindeki Türkiye'nin her tarafından insanlar buraya geldi. Son 5-10 yıldan beri de aşırı bir göç var ve bu da belediyenin işini zorlaştırıyor. Altyapı sorunumuz var. Tabi farklı kültürdeki insanların bir araya gelmesiyle sadece kültür çatışması olmadı, fiziksel kavgalarla insanlar yaralandı ve öldü. Bunlar ilk aşamada olan durumlardı. Şuanda o durum yok fakat Kapaklı çok hızlı büyüyor. Sosyal ve kültürel alanda eksiklerimiz var. Ben inanıyorum ki Başkanımız ve ekibi bir şeyler yapmaya çalışıyor ama eksiklerimiz tabi ki çok. En büyük eksiklerden biri de gördüğüm kadarıyla saat 21:00'den sonra sokaklarda kimse kalmıyor. Gidilecek bir yer yok. Tiyatrolar, sinemalar, kafeler vb. kültürel şeyler yok. Bu anlamda sıkıntı yaşanıyor. Bir de hava kirliliği fazla. Fabrikaların oluşu zaten yetiyor bir de gündemde Termik Santral var. Tabi ki bu bir ihtiyaçtır, devletimiz bunu ihtiyaç olarak görüyordur doğrudur. Fakat insanlarımız kurulmasın diye değil yaşam alanlarını ve sağlığını riske etmemek için çabalıyor. Öncelikle insan, insan, insan. Yaşam alanlarını etkilemeyecek daha uzak yerlere yapılması gerek. Yenilenebilir enerji de çok önemli. Kapaklı'da kısaca durum böyle, fakat bu durumda bize ne görev düşecekse diğer dernek ve sivil toplum kuruluşları ile yardımlaşarak her şeyi yapmaya hazırız.

Selami Bey bizleri ağırladığınız için tekrar sizlere teşekkürü borç biliriz. Son olarak gazetemiz aracılığı ile okurlarımıza iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Her şeyden önce sizlere teşekkür ediyorum gelip bizlere misafir oldunuz. Güzel bir söyleşi olduğunu ümid ediyorum. Bu arada basın dediğimizde, basın bizim göz bebeğimiz. Özgür, tarafsız ve bağımsız basın çok önemli. Bizler her zaman sizlerin yanındayız, bu böyle de devam edecek. Kapaklı Türkiyemizin yükselen yıldızı. Sadece ve sadece kenetlenmek, beraber olmak ve kardeşlik duyguları içerisinde Çanakkale ruhunu yüreğimizden yok etmeden bu ülkeyi sahiplenmeliyiz. Kardeşçe, sağlıklı ve huzur içinde yaşamak uğruna Kapaklı'da her şeyi paylaşmalıyız. Buranın geleceği ile ilgili yapılacak en güzel şeylerde elimizi taşın altına koyalım. Konuşan bir nesil olalım, isyan ederek değil. Gerek Belediye Başkanımız, gerek diğer resmi makamlarla iletişim halinde olarak sorunlarımızı halledelim. Dostça, huzurlu ve güven içinde yaşamak için birbirimizi sevelim. Teşekkür ederim.

Röportaj: Furkan BOLAT